Tahta
Gün doğarken kapından
Unutma bakmayı pervaza
Belli olmasa da
Taze bir iz vardır tahta da
Son defa
Ölçtüm biçtim
Anladım ki...
Benim gitme vaktim
Seni kalbimin
Son durak
Tespihin tanelerinde saklı
Hayatın ince sızıları
Ne çok sevmeli
Ne de çok bağlanmalı
Siyah dudaklım
Ah! ..yine gördüm seni bu akşam
Uzanmış boylu boyunca yatıyordun
Çekemedim gözlerimi senden
Uzatıverdim ellerimi
Sızı
Çevrili etrafları demir parmaklıklar
Volta atar üş beş kişi
Bitmez hiç bu kaldırımlar
At yarışı değil ki
Şiirim
Hani o gözlerime bakışın yok muydu
Çocuksu.......
İçimi kor közle dağlayan
Beni yıllara mahkum eyleyen
Sık sık
Dönmesinde anlıyorum dünyanın
Çıkarken nefesim hayat bacasından
Ne gemiler batıyor,limana varmadan
Sık sık nefes alışım hep bundan
Yasak
Yasak baktı gözlerim
Yasaklanmış gözlerine
İnfilak etti yüreğim
Nikotin kokan Parmaklarım
Yorgun
Ne yelkovanın,ne akrebin
Duymuyorum tıkırtısını
Öyle yorulmuşum ki
Yaşamaktan...
Tohum ek
Boş durmasın toprak
Bir tohum ek
Kaf dağının ardında
Bir bulut..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!