bana dünyayı sevdirmiyorlar anne
çocuklar çiçek açmış, savaşın gölgesinde
uçurtma uçurmak yasak
dikenli telden sınırların içinde
bana ölümü öğütlüyorlar anne
ama ben, kırmızı ağzını öptümdü ölümün
bir keresinde
zehirli çiçekti ölüm, yaşamın kuru yaprakları arasında
bana dünyayı sevdirmiyorlar anne
üveyik bakışlı, meşe benizli kızları
sabahları, nisansa yağmur kokar saçları
kırmızı benekli avuçları, terli bir özgürlük saklar
özgürlüğü yasaklamış, dünyanın büyükleri
sevdirmiyorlar anne, ölümden sıcak şeyleri
bana dünyayı sevdirmiyorlar anne
kirli bir gelinlik gibi tıkmışlar geceyi, günün içine
gecelerim, naftalin kokar benim
menekşe kolonyaları, bâkireliğin
ölüm okşar, her yerimi geceleri
ağzımdan kaçan küfürdür ölüm
dilime değdikçe, sınar beni
bana dünyayı sevdirmiyorlar anne
kendinden başka bir şeyi sevme diyorlar
‘her yerde, sarraflar, sarraflarda salkımlar
döviz büroları, yıldıznâmeciler, piyango biletçileri
umut tâcirleri, kadın satıcıları…’
her yerde, ikinci el mutlulukar satılıyor anne
camekânlarda, bilmediğim dilden yazılar
bana yalan söylüyorlar anne
içimdeki şiiri, yalanla örseliyorlar
13 Mart 2016 Pazar / İstanbul
Halil IşıkKayıt Tarihi : 13.3.2016 18:18:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Halil Işık](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/03/13/burgunluklar.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!