Burdan22 Şiiri - Demet Temel

Demet Temel
14

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Burdan22

tüm erkekleri bir kenara itiyorum

kendi bedenimi ayrı bir kafeste tutuyorum ,

kime yanaştıysam bedenimin duvarlarına takıldı…

bedenimin arasında salınan ruhumu gören olmadı,

göğüslerim daha çok dikkat çekti gözlerimden,

yinede yüzüm gülüyor avuçlara serpiliyor bakışım duruşumun bir zararı yok,

İnsanlara bakıyorum nasıl ve ne kadar yakınız birbirimize ,

denize dağa ve ormana bana da yakın ol

suya düşe toprağa yakın ol dur kaçma ,

bulutun rengini başka düşün ,gülüşünün rengini başka

öyle duruşu yok bu ırmağın bu suyun bu bulutun bu denizin …

bu susuşun diline bakıyor öylece susuyorum …

Bir intikam nasıl alınır sen intikam alabilir misin düşten…

bir döşten bir baştan ,

perdemi açıyorum kuşlar, dökülüyor penceremden yukarı…

Ta yukarıda deniz yolun taa kıyısında

döşünü sar döşüme gülşümü al

ukalayım biraz bunu da böyle bil ,

aç gözümü dizimi duruşumu aç

saçma sapan hayallerin içinde

yazdıkça durulma duruldukça yazma peşindeyim sen bahane

ve öylesine susmak istiyorum ,

nasıl sürülürse toprak öyle sürülmek satırlara

ve orada yeşereceğim, şüphesiz

her gelen baharda orada olacağım ,

Tut kendini denize at bir gülüşü sür omzuna

bir bakışı bul çıkar , gözlerimin kökünden…

Nefes alış verişi nasıl bir şeydi ,

ben nefesini alıp vermek istemediğim bu şehrin,

hangi köşesinde soluk alacağım…

yok demet yok topla pılını pırtını

İstanbulda şiir yazılası sevda yok

Burda herşey mekanik

Akpil kafalı tüm bakışlar…

Koşturan kalabalık gir içine ya da

dur bi dakika sana aşık olmak istemiştim

donuk donuk bakışlar

duramam koşmam gerek koş koş koş

ondan ona ondan ona koş dolaş tüm bedenleri acelen var

dur aşık olacaktım daha sana …

sevisiz sevişmeler ister olmuş bedenler,

koşma otur otur yerinde dur dostum acele etme

bu kadar hızlı yaşanmaz aşklar

bu kadar hırslı ,

hangi yüzyıldayız nelerin icadı edilmedi ki

aşkıda yeniden icat edenler olmuş

hızlı tren misali…

keremler aslılar nerelerde , kaç kerem kaç uzaklaş burdan

,koş koş koş nerede bu osuruk kokulu çöküşler

dibe vuruşlar ,sende mi kaldı gece bende mi duruyor sevgiler

duygularımı göremiyorum

öylesine karışıvermiş istanbula

nerede olduğunu bilen varsa söylesin…

bu ülkeden bir döş bir baş çıkar mı yanık kokulu,

öyle dur denize bak öyle çök dibine gecenin

bak dur diyorum gecemin içine sıçma dur bak

kendime dur kapılarını kapama

dur ört üstümü tüm bildiklerini unut

unutmak yeniden keşfedilmeli belkide…

gelme girme durma yarın kimin belli değil

savaş kendinle ve barış tüm herkesle

ya da tam tersi …

bilemedim umudumu kaldırdım geceye sürdüm

gece dizilerini uzattı başıma

öylesine bir cümbüş

yazamayalı kaç yüzyıl oldu bilmiyorum

sırtımı güneşe verdım yüzümü denize

dur girme içeri kaplarımın önünde toz var …

duvarlarım soğuk nem kokusu

girme dur başımı al dizlerine başımı al sadece

dizlerindi dudaklarından önce ihtiyacım olan

bunu bilemedin …

bunu anlayamadın ,kızmıyorum yinede… dt

Demet Temel
Kayıt Tarihi : 1.4.2019 20:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Demet Temel