Hangi gerçek muamma değil ki
Hangi duygunun hangi sevdanın sonu
Neyi biliyoruz ki
Hiçbirşey.......Bildiğimizden başka
Dün sevdandan yanarken
Bugün ayrılık rüzgarlarıyla kavrulmadık mı
Ne gitmek için geldim
Ne de kalmaktı niyetim
Ne ömürlüktü sevişim
Ne de mevsimlik
Bahar değildim aslında
Belki açan bir çiçek
Bazen kızıyoruz insanlara
Ama sabır en büyük hazine
Kini de biliriz nefreti de
Ödül büyük dediler
Sabrı öğrettiler
Susarak konuşmayı da
Bugün doğum gününde aldığım kazağı giy
En büyük beden olmasına rağmen kolları kısa gelen hani
Nasıl yüreğime sığmadıysa sevdan
Sende sığmadın hiçbir kalıba
En güzel kıyafetlerini giy bugün
Şehrin soğuk sokaklarına çık
Belki unutulmuştu masumluk
Zevklerimiz hiçe sayılmıştı
Zamansızdı belki
Zamansız yağmurlarla dökülen çiçekler gibi
Savunmasız bırakıldık
Ama hiç yitirmedik Masum zevklerimizi
Köhne bir odadayım
Solmuş güllerle dolu
Zaman zaman bir başkası olup
Mutluluğu sağarım hayatın göğsünden
O başka gölgelerle kendine acı çektiren bir kadın ağlıyor şimdi içimde
Sebebsiz sevinçler
Zaman benim sevdiklerimi
Sevdiklerimin içinde yok etti...
Sevmek için çıkardım sokağa
İçimdeki o yoğun sevgi yumağını çözüp
Bağlamaktı tek arzum
Ama kendi sevgime takıldı ayağım
Köhne bir odadayım
Solmuş güllerle dolu
Zaman zaman bir başkası olup
Mutluluğu sağarım hayatın göğsünden
İmkansız ve engelli kaçışta
İçimdeki sesi dinlerdim
Kimi sevsem bu sevdayla yarışacağına benimle yarışıyor
Kim beni sevse bu sevgiden önce kendi yaralarını sarıyor
Sevgi çağırıyor korku itiyor çemberin dışına dışına...
Nereye gitsem oraya benden önce anılarım gidiyor
Nereden dönsem orada küskünlüğüm kalıyor
Her yer öylesine sessiz ve ıssız ki
Gök yüzüne giydirilmiş iki parlak yıldız idik
Rüzgarla arkadaş olup
Oradan oaraya savrulan bir çift kuru yaprak gibiydik
Boranlar kırdı rüzgarlar ayırdı
Hani dost bildiğimiz rüzgar
Geriye herşeye inat açan kardelenler kaldı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!