Aynaya baktığımda gözümün içinden bana avaz avaz bağıran bir şeytan görüyorum sanki.hep bişeyleri haykırıyor,durmadan zihnimle onun arasındaki rekabeti izliyorum.en ufak bi sinirlenme anında gözünün saniyelik dönmesiyle saçabileceği bütün dehşeti hayallerime işlemeye çalışırken beynimi kemiriyor.beni ben yapan şeyleri aniden alıp götürme konusunda o kadar yetenekli ki,bu saniyelik zaman dilimlerinde ortada sadece içine girmiş bi şeytanla birlik olmuş bi beden nefes alıyo.zihnime sızdırmaya çalıştığı bu zehir dolu şey her neyse beni korkutuyor,gerçekte asla yapmak istemeyeceğim şeyler zihnimden bu kadar hızlı geçiyorken ya onları somutlaştırırsam endişesi kanımda dolaşıyor zihnim bu savaşı kazanınca.
Sebeplerini düşünüyorum,kötü biri olduğumu sanmıyorum,farklı olduğumu da.sıradan biriyim,her gün monoton bi hayat yaşamaktan sıkıldığını söyleyen ama buna rağmen yine de aynı hayatı yaşamaya devam eden basit biri işte…her gün kendine sözler verip tutacağına kendini inandırıp ertesi gün yine aynı ben olduğu gerçeğiyle yüzyüze gelen kendine yalancı biri…
Sanırım biraz hayat yoruyor beni.bazen böyle saçmalıyorum işte..
Yine içiyorum bu akşam.İlaç oluyor bu meret yaralarıma.Zararlı diyor doktor,bırakmam lazımmış illa.Zor diyorum,anlamıyor imansız.Hep ağlıyorum bilmiyor ki doktor.Biraz rakı girsin hücrelerime bak nasıl da canlanıveriyor hayalin önümde,doktor ne bilsin; görmez ki o seni.Bilse bana nasıl gülümsediğini sevdiceğim,nasıl bana çabuk der gibi elini uzattığını…Veriverecek bir zehir kanıma.Ah sevdiceğim ah,biraz cesaret dedim ama yapamadım ki,bırakamadığım rakım bile yaptıramadı.Kızma ne olur,çok mu zor bana gelmek diyeceksin,doğru belki,ama koşamıyorum ölüme işte.
Ah sevdiceğim ah,bu meyhane bile buram buram sen kokuyor.Her gördüğümü sana benzetmiyorum ama,yoktu ki yeryüzünde senin gibi güzeli.Öyle değişik gözlerin yoktu orası doğru,ama öyle buğulu bakan,gözlerinden yüreği akan biri mi vardı sevdiceğim sen ölmeden,sen gitmeden önce? Ah sevdiceğim ah,yazdığın kalem cebimde hala.Evimizin anahtarını taşır gibi onu da taşıyorum yanımda.Hiç kullanmıyorum ama; mürekkebi biterse diye çok korkuyorum.Sana ait bir tek kalem yok üzerimde,yanlış anlama; kırılma sakın.İkimizin resmi de hep yanımda..Hani hafifçe yanağıma koymuştun yanağını,gülümseyivermiştim ben de hemen.Bakıyorum ona hep,hayalin nasılsa öyle gülümsüyor bana resimdeki sen.Bütün meyhane biliyor seni,hepsi tanıyor ahbaplarımın.Önümde bir kadeh rakımla sana bakarken,yan masama oturan yabancıya bile çıkarıp gösteriyorum güzelliğini…Ah sevdiceğim ah! Bırakıp gittin beni bir başıma! Avutmuyor ki yarım kalmış kolonyanın kokusu,avutmuyor ki aynada kırışmış yüzüyle yüzüme bakan yaşlı adam beni.Bak fotoğrafımız bile nasıl yarım.Kızma sevdiceğim,yırtıverdim geçende buradayken.Kendimi yakıştıramadım sana.Önceden beridir de yakıştıramazdım ama söyleyemedim hiç.Zaten her geçen yıl bi çizik attı yüzüme.Çirkindim,şimdi bir de yaşlı oldum..
Ah sevdiceğim ah,hep böyle hayalin otursun karşımda olur mu? Aldırmıyorum ben doktora,ölürsem bu kederden,sensizlikten ölürüm ben.Taşıyıversin Tahsin amcasını yanına kadar,mezarı adı gibi Gül kokan sevdiceğime kadar.Unuttun mu sevdiceğim,biz beraber yaşayacak,beraber ölecektik.Eş dost gelip ikimize dua edip çiçeklerimizi sulayacaktı.Sen sözünü tutmadın,ama olsun,ben çoktan affettim seni sevdiceğim..
Saat de on ikiyi vurdu yine,son yudum rakımı da içtim.Yavaş yavaş eve gideyim artık.Usulca anahtarımı yerleştireyim kilide,yine aklımdan geçireyim beni uyumadan bekliyor oluşunu.Huzur dolsun yüreğim.Şimdi gidiyorum sevdiceğim şimdi.Ama sen gel yine her geceki gibi rüyama,gel sevdiceğim…
ölümüm senin elinden olacak demiştim
gülmüştü
şimdiyse tek kelimesi 'bitirdi' hayatımı
'bitti' dedi
bir aşıktım o zaman,
şimdiyse haklı bir ölü..
istemiyordum...
senden sayfalarca aşk mektupları istemiyordum,
ya da bensizken ruhunun nasıl acıdığını bilmek istemiyordum.
sen git demiştin,
ben beklemiştim,
dön istiyordum,
üzgün görüyorum seni
her cümlen kan ağlıyor yüreğinle beraber gözlerindeki
sen konuşma,biliyorsun hep anlardım
söylenmemiş ve söylenmeyecek,hep gözlerinde kalacak şeyler var aramızda
ve benim cevabım hep aynı olacak sorularına;
olmayacak diyeceğim sana,yeniden dökmeyeceğim yapraklarımı,
Karanlık bir odada tek başına nefes alıp televizyon izliyorsan yalnızsındır.Bunu yaparken aldığın hazzı,tanımadığın bir kalabalık içinde duyduğun ve normalde sana sinir bozucu gelecek kahkahaların hazzıyla kıyasladığında bu sahipsiz kalabalık daha çekici geliyorsa sana bu yalnız öleceğinin garantisidir bilmiş ol.Sorma boşuna kendine kendine bir zamanlar aynı oksijenden faydalandığın,cenneti ayaklarının altında getirecek melek nerde diye.Uzaksa uzaktır işte.Mesafelerin uzunluğu değil ki burada seni yalnız koyan; onların varlığıdır.Sorma arkadaşlarım nerde diye.Sen istemedin mi zaten bu şehri,bu denizi.Şimdi niye şikayetleniyorsun? Düşünmedin mi böyle olacağını? Hep kurduğun o şahane hayallerinde biraz yalnızlık eksik kalmış.
Anladım şimdi suçlunun kim olduğunu,içimde durmadan konuşan bu ses biraz hırpalayıp beni kendime getirdi.Bundan sonra hayal mayal kurmak yok! hadi bakalım,şimdi gelecekte yapılandıracağım büstlerim yarım kalsın,eksik kalsın,onları yüzlerinde yalnız bir gülümsemeyle bırakacağım şehirler yarım kalsın.Yok,yok dayanamıyorum! Bunlar bile az onlara,onlar da yapayalnız olsunlar.Hem böyle yarım yamalak yalnızlık mı olurmuş….
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!