I.
Yaşlanmadan yaşamdan koparılan çocuklar coğrafyasından
Başkentler başkentine selam olsun
Biz romatizma nedir bilmeyiz
Siyatiğimiz azmaz bizim
Emeklemeden emekli oluruz hayattan
Usul usul ölmek nedir bilmeyiz
Döşekte ölüm nasip olmamıştır hiç birimize
Her gün ölüp ölüp dirilen kan gülleri gibiyiz
Şiir de kalkan olmayacaksa mermi yağan göğümüze
Göğsümüzle karşılarız top mermilerini
II.
Bu şehir ki Şehr-i Gaza
Fillerin ve ebabillerin dövüştüğü yerdir
İçimden en sitemkâr şiirleri söyleyip
Duvarına “evet isyan” yazdığım yerdir
Tanklar geliyor üstümüze
Dev cüsseli devler devrinden kalma tanklar
Ebabiller de yetişmiyor imdadımıza
Kardeşlerim daha ne duruyorsunuz
Neyi bekliyorsunuz
Bizi vuran bir gün sizi de vuracak bilmiyor musunuz?
III.
Briket duvarlarında ölüm resimleri var şehrin
Dünyanın bir tarafında gökdelenler
Diğer tarafta mülteci çadırları bombalanıyor
Bir tarafta ondan geriye sayarken sakiler
Aydınlatır gökyüzünü fişekler
Bizim gökyüzümüz tonluk bombaların ışığı altında
Özgürlük şarkıları söylüyor çocuklar
Biraz sonra öleceğimizi biliyoruz
Ve hakkımızı helal etmiyoruz sana ey insanlık
Yunus TopuzKayıt Tarihi : 26.6.2024 00:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!