Atası'nın emeği vardı üzerinde O'nun eseri idi yadigarı
Zehir de işlese karnı oradan doyardı yıllarca orası doyurdu çoluk çocuğunu
Bir kızı dersaneye gidiyor birisi ilkokul birde ha söktü ha sökecek okumayı
Oğlu yarışıyor ablası ile daha altıncı sınıfta cin gibi maşallah
Hatçe' si akşam O' nu bekler yemeklik erzak için yüklü kadıncağız
Ev kirası yatacak su fazla kullanılmamış ya alettirik çok geldi bu ay
Malum maaşa yüzde dört elektriğe yirmi zam koymuştu baştaki
Sattırır mı sandın sattırır mı kıyarmı ekmek teknesina sağılır ineğe
Sen mi yaptın var mı bir dumanı tütenin diktiğin ağaç yaptığın okul
Bitirdin koymadın ne liman ne fabrika ne sulak toprak hepsi bir talan
Peşkeş çektin rüşvet aldın haram yedin başa geldin doymadın
Ne utanmaz aşağı adi imişsin iki yüzlü mürayi hülleci köpek
Gaflet değil dalalet değil düpedüz seninkisi hıyanet
Sattırır mı adam ne haddine ne hakkın var satmaya sattırmaz
Burası İsrail değil Türkiye kırma kol kemiklerini yıkma yere
Terörist değil bunlar eşkiya değil PKK' lı değil elleri nasırlı alnı kırışık
Kabaran göğsünden fışkıran kalbi ile dikildi karşına elinde bayrak
Dikildi karşına dağ gibi dim dik yıkamadı copun biber gazın
Sıkıldı üstüne tazyikli su devrildi yere fidan gibi elinde bayrak
Kalktı yeniden eli yumruk havada dişler kenetli gözler çakmak
Haykırdı var gücü ile sattırmam satamayacaksın kapatamayacaksın
Bir fışkıran suyla daha yerde buldu kendini düşmedi elinden bayrak
Kalktı güç bela son bir can havli ile dizlerinin üzerinde doğruldu
Bağırdı elleri havada yumruk gözleri kan çanağı düşmedi bayrak
Son tazyikli yıktı tüm hayallerini son kez yuvarlandı yere çamurlara
Yuvarlandı ayaza kesmiş şubat akşamında karlara çamura
Kalkamadı yumrukluyordu karı buzu çamuru buz kesmiş kanlı elleri ile
Vuruyordu yumruğu işbirlikçinin gözüne vuruyordu yalancının yüzüne
Vuruyordu peşkeşçinin sahtekarın hüllecinin ağzına burnuna
Yıkılmış umutlar kesilmiş derman dağılmış hayallerle vuruyor vuruyordu
Elleri kan içinde üstü başı çamur yüzü gözü biber gazı vuruyordu
Ağlıyordu yanıyordu yüreği pıt pıt atarken sulara çamura belenmiş
Burası İsrail değildi Burası Türkiye Ora'sı yıllardır çalıştığı fabrikası
Sattırmazdı gavura sattırmazdı kimseye Ora'sı Atası' nın yadigarı
PKK'lıya sıkılmadı yobaz mollalara sıkılmadı Hizbullah' çıya sıkılmadı
Teröriste sıkılmadı El Kaideci' ciye sıkılmadı büber gazı ile tazyikli su
Elinin emeği ile alnının terini yiyen işçiydi terörist değildi
Burası İsrail değil Burası Türkiye...
Kayıt Tarihi : 20.2.2008 01:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yurdumdan insan manzaraları.
![Ahmet Emer](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/02/20/burasi-israil-degil-burasi-turkiye.jpg)
Not.Bu şiirinizi daha çok kişiye, bir kez daha duyurur musunuz?
ve her ateş kendi düştüğü yeri yakar...
fakat bazı ateşlerin yeri yurdu yoktur.
onlar nereye düşerse düşsün bütün yürekleri yakar...
saygılar
nurcan usta
Saygılarımla.
Saygılarımla
Yuvarlandı ayaza kesmiş şubat akşamında karlara çamura
Kalkamadı yumrukluyordu karı buzu çamuru buz kesmiş kanlı elleri ile
Vuruyordu yumruğu işbirlikçinin gözüne vuruyordu yalancının yüzüne
Vuruyordu peşkeşçinin sahtekarın hüllecinin ağzına burnuna
Yıkılmış umutlar kesilmiş derman dağılmış hayallerle vuruyor vuruyordu
Elleri kan içinde üstü başı çamur yüzü gözü biber gazı vuruyordu
Ağlıyordu yanıyordu yüreği pıt pıt atarken sulara çamura belenmiş
Burası İsrail değildi Burası Türkiye Ora'sı yıllardır çalıştığı fabrikası
Sattırmazdı gavura sattırmazdı kimseye Ora'sı Atası' nın yadigarı
PKK'lıya sıkılmadı yobaz mollalara sıkılmadı Hizbullah' çıya sıkılmadı
Teröriste sıkılmadı El Kaideci' ciye sıkılmadı büber gazı ile tazyikli su
Elinin emeği ile alnının terini yiyen işçiydi terörist değildi
Burası İsrail değil Burası Türkiye...
tebrikler ...
TÜM YORUMLAR (7)