Burası buluştugumuz yer Şiiri - Sleep Li ...

Oda birtakım melodiler cirit atıyordu ama hani kimsenin müzige kulak astıgı yoktu.

Derin bir nefes aldı sigardan çocuk tavanı inceden süzdükten sonra agız dolusu dumanı salıverdi..
Çokluk la yaptıgı gibi uzun uzun duvara bakındı
Duvarda nem taneleri sezinledi daha bi yakınlaşım dikkatlice bakındı duvara

ana bacı yalanım yok hırıldadı duvar sonra sakin bir tonda
-Aramızda kalsın dedi öleceksin

anam avradım olsun korktumuşsa çocuk ne duvardan ne ölümden.
önce gülümsedi acı acı sonra eydi kafayı bir fırt aldı kaldırdı kaşları dert yandı duvara
-iki işi aynı anda yapamıyorum kadına dokunuyosam onunla konuşamıyoprum; onu seviyorsam bırakıp gidemiyorum konuşurken dinliyemiyorum savaşırken kazanamıyorum...

kasıldı betonarme havada süzülen dumanı bi hamlede içine çekti yavaştan yavaşa geri saldı..
alçak perdeden mırıldandı
-bak çocuk dedi içindeki apansız iyi isteginden dolayı hayat hep daha kötüye gidecek...

arkasına yaslandı yeni yetme gögsünü derin bi nefesle doldurup omuz silkiti...
-iyi hoşta hayt ne deyiverdi
güldü bilge duvar
-bilmiyorum çocuk dedi sormazsan biliyorum.
''öyle yürekten seviyorsan
aklı başından atacaksın
kimi yanında arıyorsan
önce içinde bulacaksın''
-sen tanrı mısın diye sordu çocuk bişe umar bakışlarla
-Yok dedi o evde
-peki ne zaman ölcem
-ölmeden önce ölürsen ölürken ölmezsin.
-ama sen normal degilsin
-yakından bakınca kimse normal degildir dedi
''ben ademin torunuyum
hem deliyim hem doluyum
yasak ormandan yem kaptım
tadına bakmayacaktım sadece koklayacaktım''
-bu şarkıyı biliyor musun diye sordu çocuk beyninde bin tilki hiçbirinin kuyrugu ötekine dgmez anlını ovusturdu yeniden aldı sigarayı baktı..tütün yanarken keşke yanan sadece tütün olsa dedi...
-malesef tüm şarkıları biliyorun tütün yanarkende keşke yanan sadece sen olsan dedi duvar.
-ay gidiyor dedi çocuk
duvar:keşke bu gece ay olsa dedi...
güldüler kesik kesik...
meraklı bi ses tonuyla umursamaz bi tavurla tanrı büyük mü diye sordu çocuk.
-evet ama gerçek ondan daha büyük dedi duvar
-peki çok mu yaşlı?
- hıhı
-ama yaşlılık hanım evladlarına göre degil ki...
gülümsedi yarım yamalak dbi şuç işlemiş gibi duvar

uzun bi sessizlik hüküm sürdü boş yurt odasında bildigin yurt odası içinden bikaç hayat geçmiş...yorgun,pasaklı,nemli,ne soguk ne sıcak her kokuyu hemen kabullenen beyaz florasanların ve sivrisineklerin eksik olmadıgı...
-hiç kimseyle kendimle bile ilgilenemiyorum çün kü dünya benimle fazla ilgili dedi çocuk sitemkar bi tonda
-nasıl dedi ilk kez duraksayan duvar
-baksana yarın bi sınavım var ve çalışmam gerek
-bu çocukları seviyor musundedi duvar çalan müzigi kastederek...
başıyla onayladı çocuk
-peki iyiler mi?
-bilmem müzikten opek anlamam ama neden zevk aldıgımı çok iyi bilirim
bişelerin farkına varmışcasına ve yahut tatmin olmuş gibi gülümsedi duvar..
bu esnada telefon çal verdi.Duvar deminde kaskatı kesili verdi...panik atak kulagına götürdü çocuk telefonu.
karşıdaki hatun sesi sürekli terenüm ettigi lafları lakırdadı
sessizlikle cevap verdi çocuk
bir ara konuşmaya ara verip
-nasılsın dedi hatun
-bilmem iyiden halice işte dedi çocuk
hatun bişeler daha sayıklayıp iyi dileklerle kapadı telefonu
-keşke dedi çocuk sevebilmek için daha genç olsaydım ve aşık olmak için daha şanslı...

ve demincek konuşan duvara elini uzattı kolu sonsuz bir uzunlukta uzadı gitti betonun içinde önce beyaz sonra yeşil daha sonra tüm renklerin içinden uzayıp gitti bir suya degdi suyun içinde bi taşa kol uzayıp gitti taa cisr-el sehuda'ya

bu olanları bir tek tanrı gördü ve bir tek çocuk hatırladı...