Boş muhabbetlerden ibaret değildir hayat...
Artık diye, poşete doldurup attıığın çöpleri,
Karıştırarak ekmek parasını kazananların,
Akşam evde ne yemek yediğini düşünüyorsan.
Bil ki farklısın,
Aslında hayat göründüklerinde değil görünmediklerinde daha anlamlı.
Bir bedeli olmalıydı içtiğim öksürük şuruplarının.
Ayaz bir kış akşamı sokak başında başı boş bekleyen titrek delikanlı diye betimlememeliydim kendimi.
Aldırmalıydın mesajlarıma, almalıydın kollarına beni, umursamadan üçüncü kişilerin düşündüklerini.
Çok yazık ki ürkeğin tekiymişsin alamadın göze, en azından parmak ucunda yürüyerek evden tüymeyi.
Oysa ki ben aldırış etmemiştim yağan yağmura, ıslanan bedenime, esen rüzgara...
Tuttuğu takımın posterini veren gazeteyi,
Basıldığı tarihten iki gün sonra alabileceği
Bir Doğu Anadolu köyünde yaşayan.
Onu sadece yol olarak görenlerin aksine,
Nasıl inşa edildiğini şaşkınlıkla karşıladığı Boğaz köprüsüne,
Sadece resimlerden bakabilen bir çocuğun,
Aşalı çok oldu ipsiz dertlerin boğazımı.
Kimseyle konuşmak istemiyorum,
Düşünün bıçak bile açmıyor ağzımı.
Manasız geliyor,
Dinlemekten bıkmadığım o keder dolu şarkılar,
Etki etmiyor düşüncelerime.
Sen gittin gideli,
Asayiş berkemal olmadı gönlümün semtinte,
Çiçekleri kıskandıran kokun
Eli silahlı bir gangster gibi; tedirgin ediyor beni.
Anlıyorum ki
Şuursuz davranıyorum bazı zamanlar,
Uğruna yazdığım satırları
Sen gibi okuyup
Neler düşünebileceğini kestirmeye çalışıyorum.
Olanaksızı deniyorum aslında,
En azından benim açımdan, güzel giderken herşey.
Birşey söyleyeceğim diye mırıldandın kulağıma,
Tahmin ettim aslında, girişini yaptığın konuşmanın gelişme bölümünde hangi kelimeleri kullanacağını
Ve elveda diye sonuçlanacağını.
Haklı da çıkmıştım, şaşırtıcı değil mi?
Ne de olsa suçlu hep bendim senin mahkemende,
İşten döndüğünde her akşamüstü, kapıyı açıpta hoşgeldin hayatım diyecek olan kişi değil dimi o.
Ya da sana sorayım, iş günlerinde terleyen atletini temiziyle değiştirmek zorunda kalan babanın kızı;
nikah masasında ayağına basacağın adam o olmayacak değil mi?
Ee neden berabersiniz ki?
Medeni halini değiştirecek olan insanla karşılaşmadan önce yapılan provalar olmalı yaptıklarınız...
Oysa bir yastıkta kocayın telkinlerini duyarken yanında duran kişi;
Tıbbi ilaçlar kokan koridorlarda,
O büyük kapıdan çıktığında asık suratlı bir doktor,
Anlarsın artık;
Onun göz bebeklerini sadece resimlerden görebileceğini.
Odanın duvarlarına posterlerini astığın
Kasetleri yok satan,
Fakat gözlerinin güneş sıcaklığından habersiz olan,
O meşhur insanların yerinde olmaktan
Daha çok isterdim yanında olmayı,
Yaslamanı başını omuzuma
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!