Seni sonsuz buluyorum, sende gör
Zaman tezden geçer, öylece dur kamelya.
Huzuru arıyorum, bana göster
Kollarını aç, geliyorum kamelya
Şehir bu denli soğukken bekleme benden sıcak kelimeler
Konuşsam ah Konuşsam sözlerim donacak gibi
buz tutup yere dökülecek sanki harfler
Bekleme benden kokunu hissetmemi
ellerim soğukken şiirde yazamam
Güneşle ısınamam
Ağır ağır ilerliyor tren
Seyrine doyum olmuyor
Belki birgün seninle birlikte bineriz
Ne dersin "tak-tak, tak-tak"
Dağların arasından, tünellerden
Neden yazma ihtiyacı duyuyorum
Yapacak onca şey varken niye seni sevmişim
Karartmışım geleceğimi.
Mahkum etmişim kendimi satırlara
Acımı kusuyorum. Çarem yok.
Bu kaçıncı oldu yazdığım bilmem. Yorulmuyorum, üşenmiyorum da. Yazıp duruyorum.
Sonbahar karanlıkları tuttu tutacak
Vakit gece olunca niyedir acılar ağırlaşır
Gözlerim az sonra bir mum gibi tutuşacak
Aşk sarhoşu yapraklar üzerinde yürümek haşır haşır
Kafesinden çıkar kalp diye taşıdığını
Yüce
Öyle seviyorum seni, öyle arzu ediyorum
Bir martının simite çığlıkları gibi
Yeni alınmış bir romanın sayfalarının kokusu gibi
Yeni doğan bebeğin anne sütü araması gibi
Hayatıma yeni girip de sanki hep varmış gibi hissettiren, dünümün bugünü, bugünümün yarınısın
Sen şiirlerimde en güzel mısra, yaşantımda en anlamlı alın yazımsın
Bir varmış, bir yokmuş gibi değil de, bir varmış, hep varmış gibi daimasın.
Gecenin zifiri karanlığında dogan güneş gibi aydınlığımsın
Gün sensiz normal geçerken, bir an senin gelmenle 7 milyar insanın yok olması gibi varlığın, odak noktam, ayrıcalığımsının.
Kalbimin en derininde yer edinmiş, sesimde, gözlerimde, varolan bakışlarımın ta içinde ki anlamsın.
Ş)imdi kim bilir ne güzeldir İstanbul senden ötürü
Kim bilir hangi yüzleri utandırıyordur güzelliğin
Ve kim bilir ne güzel kokuyordur geçtiğin sokaklar
İstanbul İstanbul olduğu için değil senden ötürü
Şimdi kim bilir ne güzeldir İstanbul.
Gecenin soğuğu ve ağızdan çıkan buharlı sigara dumanı
Çiğ düşmüş kaldırımlarda yürümeliydik o vakitler seninle
Yanık simit kokuları sarmışken şimdi sokakları
Seninle birlikte duymalıydık martıların çığlıklarını
Hâlâ gözlerini ovalarken uyanamamışlar
M uhakkak doğacak güneş tüm karanlıkların üstüne
Ve yeşerecek toprağa dökülen her bir tohum
Güzelleşecek çirkin denilen kimsesiz çocuklar
Güneş hep bir umutla doğacak sen var oldukça
U nutulmayacak yapılan fedakarlıklar yazılacak bir bir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!