Zonguldak'ta ufak bir köyde Dünya'ya gelip sonraki zorlu mucadelesinde aile fertlerinden gerek fiziki gerek fiili şiddet gördükten sonra birer birer aile fertlerini kaybetmiş. Bu mücadelenin icersinde birçok olaya karışmış ve birçok şey kaybetmiş intiharın uçurumun da yaşamakta.
Gecemin gündüz olması ne değiştirir ki aydınlanmadıkça.
Hep yarın oldu,
hep sabah oldu,
ama hiç aymadı güneş.
Isıtmadı ellerimi,
hiç terletmedi,
Intiharlar kuşanmış bedenin,
Ayakta durmaya çalısıyor,
Nede olsa ayak degil, el bilekleri .
Düştüğümde yere,
anladım ki uykum geliyor.
Gözlerimde karardı,
Bir kayık olmak istedim.
Ufuklardan kaybolmak,
Bir yere varmamak istedim.
Gidip dönmemek,
Birdaha karaya vurmamak istedim.
Ben sonumu kendi elimden olsun istemedim.
Umutlarımı bir mum ışığına armağan ettim.
yavaşça erimesini seyrettim.
odam karanlıkta boğuldu.
Karanlıktan korkmama rağmen,
En sevdiğim renk siyahtı benim.
Elimde başka da mumum
Elbet gün yüzüne çıkıcak mektubum.
Benim kalemimden başkasının sesinden.
Pişmanlık duygusu elinizi titretirken,
Sizi izliyor olacağım, en çaresiz anınızda,
Elimde mendilim ile.
Silmeyecegim gözyaşlarınızı.
Bugün, gecenin bir ayrı karanlığı var içimde.
Mücadelem son buldu zemheri gecesinde.
Yine dünü tekrarlayan bu özel günde.
Masamın üzerinde ki mürekkebi kandan kalemim,
ve son kez üflediğim fitili kağıttan mumum.
Saklı pandomim kutumdaki çığlıklar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!