Unutulmak ağır geliyor sadece,
Unutulmak bir kadehin buğulu deminde,
Herkes sen kokuyor bu aralar,
Vakit geldi artık
durmaksızın akan hayatta,
durmanın vakti.
Limandan ayrılan bir gemi misali,
çözmek lazım halatları.
İbadetimsin benim;
Huzurum, vuslatım,
Gözümün nurusun benim,
Aşk bir kez yaşanır derler,
Ben seni her gün yaşıyorum…
İnadına yazmak sana,
Bütün kötülüklere karşı,
Her hücrem senken,
ve sen yakınken bana,
Dur durak bilmeden yaşamaktansa,
Senin durağın olmak.
Ateş vardı çok önceleri
Soğuttu onu su ,
Sevgiyle
Hayat başladı işte orada
Sevginin olduğu yerde
Zaman geçti , yüzbinlerce yıl , bekledi onu hasretle dünya
Sen geldin , hayat oldun.
Nefes aldın, yaşam oldun.
Adımlar attın , gülücük oldun.
Sen büyüdün, çocuk oldum.
Tohumdun, fidan oldun.
Ve sen yüreğim, kızım, canparem,
Sana söyleceklerim var, dediğinde anladım,
Gecelerin uzayacağını,
Artık güneşin doğmayacağını,
Bedenler görüyorum...
İçlerinde ruh yok.
Oysa nice ruhlar görüyorum,
çığlık içlerinde —
duyanı yok.
Sürsem yüzümü ayaklarına, tozuna,
Geniş alnın parıldıyor bu Eylül akşamında,
Ve masada,
Kaç tramvay geldi , sen gelmedin,
Kaç sevgili geçti ömrümden bir sen geçmedin,
Kimbilir nerede kiminlesin ?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!