Bünyanlı Seydioğlan Şiiri - Salih Altıntop

Salih Altıntop
365

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Bünyanlı Seydioğlan

Yaşı yavaş yavaş yetmişe varmış
Suratı kırış kırış saçı sakalı ağarmış
Azrail’le tam sürat ediyor yarış
Bay Seydioğlan, vah Seydioğlan

Sarımsaklı pilava çalıyor kaşığı
Yeşil bahçesinin olmuş aşığı
Huyludur ottan, bahçesine vurur nakışı
Bay Seydioğlan, vah Seydioğlan

Ayakkabısı delik çıkar ayak parmakları
Zayıflamış, ceket altında dizili kemikleri
Uçkuru tutmaz kurumuş kalça kemiği
Salla oyna, Bay Seydioğlan, vah Seydioğlan

Doğduk büyüdük vardık yukarı bostana
Acıktık, baktık ne hazırlayacak Akka anaya
Kaysı ezmesi yaptı içine ekmek doğradı hoşaf tasına
Çal kaşığı emmioğlu, gülsün yüzün emmioğlu

Doğduk büyüdük geldik bir yetmiş beş boyuna
Emmioğlu nazar değmesin başın üstündeki şapkaya
Dudak üstünde ki o yakışıklı kargaburnuna
Gülenlere aldırma ah Seydioğlan, vah Seydioğlan

Hanımı Hürüye’ye el göğüs pençe durur
Evi süpürür, hamuru yoğurur, ekmeği pişirir
Eline bezi alır her tarafa perdah vurur
Bay Seydioğlan, vah Seydioğlan

Seydioğlan’ın başı var gözünün feri yok
Boyu uzun, kuru kemik dermanı yok
Bahçesine varırsan izzeti ikramı çok
Bay Seydioğlan, vah Seydioğlan

Bazen bahçeden geç geliyor
Hürüden azar işitip zopa yiyor
Oturmuş sofraya sıcak çorbayı içiyor
Böylemi olacaktın Seydioğlan, Seydioğlan

22.12.2008 Salih Altıntop

Salih Altıntop
Kayıt Tarihi : 16.10.2016 16:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Salih Altıntop