Sabah mahmurluğunda gelip,
konuyor yanaklarıma;
bir denizkızının busesi...
Saçlarından şebnemler yağıyor üstüme;
mesh ediyor yüzümü,
îsî nefesi.
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Niksar'da evimizdeyken
Küçük bir serçe kadar hürdüm.
Devamını Oku
Boyuna onu düşünürdüm,
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Niksar'da evimizdeyken
Küçük bir serçe kadar hürdüm.