Sana bu şiiri karşılaştığımız dizeden yalın ayak yürüyerek yazıyorum.
Sana ayaklarıma batan imgelerin acısıyla yazıyorum.
Ki buna şiir denirse...
Ellerimi doğradığım bir gecenin sabahından, gülüşümü aldığın kutuptan yazıyorum
Ki kimsede fazla güneş yok
Sen bilme, sen anlama, sen uyu...
Sen içini şiir tut ve sıkı giydir kalbini
Herkes parçalı bulutlu...
Ölümü göğsünde saklayan kadınlar tanıdım.
Ses tellerine inen çığlığı adamın yüzüne tüküremeyen kadınlar
Ve omurgası kırık kadınlar...
Yüzüne giydirdiği cesaretinin esiri olan, koluna yüksek dozda yalan enjekte edilmiş adamlar tanıdım.
Ölmek üzere olduğundan habersiz adamlar...
Sana bu şiiri ucu açık bir yaranın dikiş tutmayan tarafından yazıyorum.
Sana lanet bir trajedinin tam ortasından yazıyorum.
Sana O.çocukları filminde, az sonra oğlu tarafından öldürüleceğini bilmenin acısıyla, onu boynundan son kez koklayarak öpen Bağdagül'ün yığıldığı yerden yazıyorum
Lütfen son okunma tarihini geçirme.
Korkma şiir öldürmez, insanı öldüren zamandır.
Ne demiştim bir keresinde
Zaman da öldürüyor kendini.
Fonda Metin Kemal Kahraman, Felfecir diye susuyor
Bilirsin bazı melodiler avaz avaz susar...
İnancım kırık, inancım kan revan, inancım ölü
Ah diyorum ah!
Ve yine o Birhan dizesi ilişiyor avucuma
*Omurgamı aldın benim
Omurgamı aldın
Omurgamı
Kayıt Tarihi : 21.8.2017 16:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!