Sebepsiz fırtınalarla boğuşurken, yüzünü gösteren güneş beni bir nebze de olsa rahatlatmıştı..
Güneş yüreğimde kalıcıydı..
Diğer yüreklerde ise parçalı bulutlu..
Güneşlerimizin bu kadar tutmayacağını bilseydim sebepsiz fırtınalara boyun eğerdim..
Beyaz bayrağım hemen yan cebimdeydi..
Sebepsiz fırtınaların, farklı frekanslardan daha iyi olduğunu anladım..
Ama artık geç olmuştu..
Yüreğim, güneşi ben istemesem de boynundan zincirlemişti..
Fırtınaları istiyordum; çünkü beyazın içindeki siyah bana tamamen siyahı özlettiriyordu..
Mükkemmelliyetçiliğimin dilemmalarda dahi bir adım öne çıkması beni düşündürüyordu..
Ya amansız, siyah ve sebepsiz fırtınınalar;
Ya da bulutsuz ve 'kendi' olan bir güneş..
Senden sadece 'kendini' ve seni istemiştim..
Bulutları değil..
Öteden beri dediğimiz gibi:
Bulutları da al götür yanında,
Daima umutsuzluk,
Daima bulutsuzluk..
Kayıt Tarihi : 1.11.2001 22:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!