Bulut olmak ne büyük bir özlemdir.
Kimileri semalarda gezer,duman olurlar büyük dağların başında.Dertlerini dinlerler,paylaşırlar.Kimileri gölge olur biçare insanoğlunun tepesinde,ferahlatır onları.Kimileri de hayal olur uçmak isteyen çocukların pembe dünyasında.
Bir bahar ayında güneşin sımsıcak duygularının ısıttığı toprağın özünde yer alan,ona hayat veren bir damla suyun uzun bir yolculuğa çıkarak arşı ala'da bir yerlerde arkadaşlarını beklemesi bir özlemdir.Bu sözünde duran ilk neferdir,bu davada can veren.
An gelir uyanır derelerdeki,nehirlerdeki,göllerdeki,denizlerdeki,okyanuslardaki neferler.Onlarda bu kutsal görev için seçilmiş damlalardır.O dost sıcaklığın çağrısına dayanamazlar,büyük bir aşkla süzülürler her zaman ki gibi randevu yerine.Yolculuk bittiğinde hasretle karşılanırlar,kucaklaşırlar ensarların muhacirleri kucakladığı gibi.Birbirlerine anlatacakları o kadar çok şey vardır ki...ama onlar son neferleri beklerler büyük bir coşkuyla.
İşte onlar hep özgürdürler.Boşlukta,havada yüzerler.Onlarda son çağrıya uyarlar ve büyük bir hızla yarenlerini,dostlarını bekletmeden varırlar muhabbet ortamına.Son muhacirlerdir onlar.Öbek öbek olurlar,her öbekte ayrı bir sohbet.Ayrılık süresi içerisindeki yaşadıklarını birbirlerine anlatırlar.Kimileri, hayat verdikleri toprakta yetişen ve insanoğluna can veren ağaçları,meyveleri,sebzeleri,tahılları şükretmeden,hesapsızca,sırf kendi çıkarları uğruna insanların nasıl talan ettiğinden bahseder,dert yanar.
Kimileri,içinde yaşattıkları ve insanoğlunun hizmetine sunulan canlıların nasıl katledildiğinden dem vurur.O bir bebek gib masum,saf damlalar topluluğunun nasıl kirletildiğini anlatır,acı acı.
Son neferlerin acısı daha büyüktür.Kendilerine ve hizmetine sunulan canlılara hayat veren havanın nasıl yok edildiğini,nefes alıp vermenin,nasıl zorlaştığından bahseder.Hepside hem fikir olmuşlardır,insanların kendi sonlarını kendilerinin hazırladığı konusunda.
Ama onlar, yinede o kutsal görevlerini yerine getirmek isterler,büyük bir huşuyla ve birden çalışmalar hızlanır,bir işaretle bir araya gelirler.Öbekler büyür,büyür duygular artık son noktaya gelmiştir.Hepside çok dolmuşlardır insanların bu haline.Kararmıştır benizleri,karalar bağlanmıştır başlara.
Ve bir''OL''emri ile birbirlerine koşarlar,bir muhacirin bir ensarı kucaklamak isteğinde olduğu gibi.Ama bir fark vardır.Ensar ile muhacir kavuştuklarında acı hissetmezler,acılarını dindirirler.Ya onlar,onlar ise kavuşma sonrasında sarsılırlar,ateşler,çıngılar çıkar vucutlarda,yanarlar,kavrulurlar.Lakin hiç bir insanoğluna hissettirmezler bu yaşadıklarını.
Artık bundan sonra, bütün dolmuş duygular bardaktan boşanırcasına yeryüzüne inerler.Rahmet olurlar,can verirler,kendi canlarından olsalarda.Ama onlar şehitler gibidirler,ölü değillerdir.İnanırlar tekrar dirileceklerine ve beklerler bir başka baharı büyük bir özlemle.
Bulut olmak ne büyük bir özlemdir,ÖZLEYEN için.
Kayıt Tarihi : 7.4.2006 21:39:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Reyhan Tataroğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/07/bulut-olmak.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!