Bulutlar geçiyor yüreğimden habersiz gözlerime bir iki damla yaş bırakıp
Yüreğim buruk,yüreğim ezilmiş
Yüreğim ağlayan bir öksüz çocuk şimdilerde
Gökkuşağının kaydırağından kayıp da yere çakılmış gibi ellerim
Kanıyor ellerim
Al bulut al elimi sar pamukluğuna
Mavi bir cehennemde dolaştır beni
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,