Nasıl sevgiliye sarılırsa
İnsan kopmamacasına
Babanda,
Sarılmak ister sana
Hasret kokusu
Çocuktu ufacıktı
Ponpon elleri vardı
Yüreğinde sevgi
Gözlerinde umut vardı
Ne elma şekeri
Ne pamuk helva isterdi
Yaprağımda tırtılsın
Kozamda ipek
Sevgide kedi
Sadakatta köpek
Aşkta bülbül
Dalda gül
Bir söz söyle altın olsun
Karanlıklar ışıldasın
Yüreklerin yangınından
Bal damlasın bal damlasın
Sözlerin altın gibi
Bir kızıllık basar gökyüzünü
Hüzünlenmiştir yeryüzü
Kuşlar ağlamaklı bakar güne
Kapılar kapanır yüzüne
Demir parmaklıkların ardında
Bir sigara yanar nefeslenilir
Yüzünü göremeden
Sesini duyamadan
Geçen her anı
Hasret kabul eder
Yanarım
Ben rakıyı kadehte
Mezeyi tabakta
Kadını yatakta
Severim
Kitabı sergide
Bir gün hatırlarsan beni
Boğaz içinde
Denize hasretle dalarsan,
Gözlerindeki yaşlara
Martılar konarsa,
Boğazında yumruk yumruk
Belki tek başına
Sevgiden uzak
Kalabalık içinde
Sevgisiz Yaşamak
Bir bedende
Pir olmak
BÜLENT KALAYCI,
Eyle (Musammat Gazel) başlıklı şiirime yazmış olduğunuz yorum hiçbir anlam teşkil etmemektedir. Siz, benim “Arkadaşlarım” listemde dahi bulunmamaktasınız. Ayrıca gruplar da dâhil sizinle hiçbir ortamda yazışmam mevzubahis değildir.
Mahkemeye açacağınız davada, şiirime ...