Hayırsızım, niye sitem edersin?
Yolum aynı, izim aynı, bul beni
Şen ömrünü boşa mâtem edersin
Yokuşumla düzüm aynı, bul beni
Bastığım yer şâhidimdir, sor hele
Bin ümitle yüreğini yor hele
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bulsa ne güzel olurdu değil mi!
Yüreğiniz dert görmesin efendim...
bulmalı,,tebriklerimle
Hayırsızım, niye sitem edersin?
Yolum aynı, izim aynı, bul beni
Şen ömrünü boşa mâtem edersin
Yokuşumla düzüm aynı, bul beni
Kısa ve oz cok mükemmel saygılar bu usta kaleme
tam puanımla tabi ki antolojimde
Zalim yıllar buruşturmuş olsa da
Derin derin çizgilerle dolsa da
Kurutulmuş güller gibi solsa da
Sen mühürlü yüzüm aynı, bul beni
Kutlarım kaleminizi ve yeni ylınızı. yeni yılda neşe, mutluluk ve huzur dolu bir yıl ve ömür dilerim. selamlarımla
Kutlarım bu güzel kalemi .Saygılar
Zalim yıllar buruşturmuş olsa da
Derin derin çizgilerle dolsa da
Kurutulmuş güller gibi solsa da
Sen mühürlü yüzüm aynı, bul beni
Özlem örülü güzel şiirinizi gönülden kutlarım.Yüreğinize sağlık.
Ara sıra düşündün mü, “kiminle”?
İnan asla vazgeçmedim, yeminle!
Özümdesin elifinle, miminle
“Seviyorum” sözüm aynı, bul beni
son sözü söylemiş yüreğinizi kutluyorum sn pakdemir saygıyla:))
fevkalde can-ı gönülden kutlarım muhabbetle kaleminiz daim olsun tam puan
saygılarımla
Hayırsızım, niye sitem edersin?
Yolum aynı, izim aynı, bul beni
Şen ömrünü boşa mâtem edersin
Yokuşumla düzüm aynı, bul beni
Bastığım yer şâhidimdir, sor hele
Bin ümitle yüreğini yor hele
Baharı geç, yazı bitir, dur hele
Gazel döken güzüm aynı, bul beni
Her mızrapta canı tenden alıyor
Ezgisiyle hicranlara salıyor
Yarım kalan bestemizi çalıyor
Kırık telli sazım aynı, bul beni
Kara sevdam kaderinde yazılı
Bebeğinde baş harflerin kazılı
Bunca zaman hasretinle sızılı
Aşk buğulu gözüm aynı, bul beni
Zalim yıllar buruşturmuş olsa da
Derin derin çizgilerle dolsa da
Kurutulmuş güller gibi solsa da
Sen mühürlü yüzüm aynı, bul beni
Tutuşuruz bir nefeste bakarsın
İhtiraslı kıvılcımlar çakarsın
Heder olan mâzimizi yakarsın
Küllenmeyen közüm aynı, bul beni
Ara sıra düşündün mü, “kiminle”?
İnan asla vazgeçmedim, yeminle!
Özümdesin elifinle, miminle
“Seviyorum” sözüm aynı, bul beni....................
Mücella Hanım benim favori şiirlerim arasında, ikinci şiiriniz oldu .............Muhteşemdi, okurken haz aldım.yüreğinize sağlık. Kaleminizi kutlarım, tebrikler. Sevgiler.+10
Şiirin özü güzel. İçindeki bu duyguları ve özü uyaklı ve hece vezniyle yazman şiirini bir kat daha güzelleştirmiştir. Akıcı, vurgulu, yalın bir dille bu güzel şiiriniz yazmanızdan ötürü sizleri kutlar başarılarınızın devamını dilerim.
Bu şiir ile ilgili 50 tane yorum bulunmakta