Yanık deniz kızılın
Siyahta gülümsedi dalgalarla
Tanıdık bir koku geldi
Bildik bir edâ
Burnuna dokundu gözlerim ilkin
Sonra bileğinde figüre
Saçların oluştu yol ucunda
Siyah, tene yakıştı
Yakıştı bana merâki gözlerin
Biliyorum
Islanacağız seninle
Yağmur yağmur gezerken bulutları
Kollarımız tanışacak gökyüzüyle
Kıracağız belini ayrık sözlerin
Ben, bir tabutu gömmeliyim ama önce
Beyaz çarşafta bıçak tadında
Sen, güneşte pişmiş reçel akında
Kesmelisin sözümü
Sonra
Kapıyı sıkı kapat
-Merhaba…
Aynur Uluç
Yeni Şiirler Antolojisi 2007
Akdeniz Yayınevi
Kayıt Tarihi : 18.5.2007 19:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
sevgili sinyali'nin yorumunu okuduktan sonra ise sanki kız çocuğuna duyulan özlem tadı aldım ..
neresinden tutarsan tu farklı yorumla ..
şiirde böyle olmalı zaten diyerek ayrılıyorum ...
selamlar
En iki kişilik şiir..Çok emin bir sevgi ve çok sahici iki kişi.
Yontu tadında şiir..
Merhaba sözü bu kadar merhaba olmamıştır sanırım hiç bir zaman şairin yaşantısında..
Kulaklarda küpedir güzel bir şiir..
Bunun seçimi sade duygumu çetrefillikle karıştırmamalıydı.. Çeşitli nedenlerle şiirden uzak kalıp günün birinde yeniden şiirle gerdeğe girmenin cazibesi bakalım nasıl olacak?
***
Bir şiir en az iki kez okunur. Önemli günde alınan bir armağan paketi gibi hızla gözünüz gezinir şiirin her yerinde. Hışırtısı okşar. Tanıdık bir koku, bildik bir edâ gibi. Daha önce hissettiğimiz ve gördüğümüz çok bilinen ve belki beklenen... Öyle olmasına rağmen o tanıdık kokunun, bildik edânın anîliği 'merhabalaşılmış' bir mekanın katman katman perdelerinin kenara yada ortaya çekilmeye hazır hali gibi. Kenara çekersiniz yanda birikmiş bukleler, ortada birleştirirsiniz, bukleler ütülenmiş olur kendiliğinden.
Burun bir antendir, bilek ise kullanılacak güç. Saç oluşumu coşku, yol ucu başlangıç. Kanımca siyah ten yasaklı kabilinde.
'Yakıştı bana merâki gözlerin'
'Merakî Göz', 'meraklı gözlerin' tanımı kolaycılığının ötesinde şoklanmış bir beğeni. Sevdim o yeniliği. Baharda yeni bitmiş tazelikler gibi. Rahatsız etmeyen meraklı göz. Saf, gülümsemelir, işlenmeye hazır, içten ve doyurucu... Bu çok iyi, her şey yolunda.
Birlikte ıslanmak gönül dengiliğin zararsız çılgınlığıdır. Her bulut kümesi ziyaret edilecek. Paylaşılacak olan paylaştırılacak. Gökyüzü kucaklanacak. Sen, ben 'ikimiz'leştiği için şu bilinen gözyüzü yeni keşfedilmiş gibi olacak.Her şey yolunda, çok iyi.
Biraz bekle. Gömülecek bir şey var. Tabu/tabut...
'Güneşte pişmiş reçel akı'
Öyle bir laf söylenecek ki... Aydınlık, pırıl, güneşin ısı ve ışığıyla pişmişcesine olgun ve tatlı... Göz, gökyüzü ve söz bukle bukle akıyor..
Bir sorun var: 'Güneşte pişmiş reçel akı söz' duyulurluğu belirsizlikte. Sözün kesildiğini düşünün. Kapanan kapının çat sesi bir yeni gökyüzü yolculuğudur. İşte bukleler o zaman yaldızlı ve sanatsal.
Eğer kapı çat diye kapanınca (içerden) dalgalanan perdeler bukle bukle. Tanrım...
Şiirin adı dize anlamlarıyla 'merhaba' çakışmasının jimnastiğini yaptırıyor.
***
İyi oldu, iyi.:)) Bugün koluma takarak kalbimle gezdireceğim bir şiir okudum.
Bu mesajımı sil
kutluyorum...
TÜM YORUMLAR (5)