Bühtan
Kendinden çık
elli metre yürü
sağa dön
sağda bir tandır
gir içeri koparıp bir lokma ekmekle
kendini kandır
sonra öyle şeyler yap ki
geleni geçeni u/tandır
amaan
denilenlere pek de kulak asma
her ne derlerse
büh/tandır
az daha yürüyünce
karşına çıkacak bir çardak asma
asmadan bir salkım üzüm kopar
hele bir de haber vermemiş ol
yandın ki yandın
işte yedin haram
görürse bahçe sahibi
hemen o anda kıyamet kopar
şimdi geri dön
aynı yolu takip ederek
dön kendine
gir içine
kitle kapıyı
sürgüyü çek
o da ne masanın üzerinde
kim bıraktıysa bırakmış
işte ihtiyacın
bol sıfırla yüklüce bir çek
amaniiin
ihtiyaçların için dese de iç sesin
biraz düşün bozduracağın gün
çalışmadan kazanılan paradan gelir mi hayır
yok yok hayır Hızır getirmiş olabilir
ananın ak sütü gibi neyin helaal olsun
hani babanın yaptığı hani bisiklet kolundan
hani meşhuur değirmenin var ya
işte onda kahveni çek
yap bir kallavi köpüklü kahve
iç keyfine sonra da falına bak
bak bakalım falda para var mıydı
Yüksel Nimet Apel
30/Haziran/2014/Pazartesi/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 30.6.2014 15:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Eğer çıngar çıkarsa, bil ki 'bühtandır...' Herkes kendi elinin karasına baksın, ucunda bolca para varsa bile sorma neredendir, kimdendir...
'Ayakkabı kutusu' varsa, koy içine, yap kahveyi, bak keyfine....
Ne hoş bir ironi öyle.. Kutlarım Nimet Hanım....
TÜM YORUMLAR (1)