Şarap içip sarhoş olduğum gecelerde
Aklımda sen varsın
Bu alalade bir ayyaşın düşü değil
Doğru ya sarhoşluğum şaraptan değil
Gözlerinden
Bir elveda lazım bana
Elvada demeli
Tüm kötü anılara
Selam vermeliyim
Güzel günlere
Umut ile yoğurmalıyım mayasını
İnsan dediğin beşerdir
Ölüp göçer bu diyardan
Geriye kalansa eserdir
Eser dediğin yazıt yahut yapıt mıdır?
Hayır onur ve şereftir
Savaş senin düğünündür unutma sakın
Vurmakla parçalanmaz ruhun
Akmakla bitmez kanın
Arşa yükselse de canın
Vatan için vuruş
Sessizlik dinginlikse konuşsun insanlar
Yeter ki yalnız kalmayayım
Bitsin duvarlar ardındaki tutsaklıklar
Elbet kırılır kilitler,açılır kapılar
Gökyüzünün maviliğinde kayboluyorken gözlerim/
Aklıma düştü gözlerin
İpeksi bir kumaşa değerken ellerim
Ellerini tutarmışcasına
Seni özledim
Resimlerine bakarken gönlümün hoşnutluğunda/
Türkler çelikten bir ordudur
Ben çelikten ordunun bir eriyim
Selam dururum başbuğlara
Boyun eğmez bir ırkın eriyim
Dünya da yoktur eşim benzerim
Demirden dağları eritir
O çelik gibi keskin bakışlarıyla saldı düşmana korku
Devrimleriyle Türk dünyasının oldu başbuğu
Kana susamış düşmanı kendi kanında boğdu
On asırlık Türk yurdunu düşmandan korudu
...
Lakin unutulmamalı
Unutulacak olanların neferi
Bir aşkın saçlarına gizlemeli
Ve şarabın gözlerine hitap etmeli
Unutulmamalı elbet
Uyanabilmek gerek bu hayatta
Sana uyanabilmek
Biliyorum bütün tanrılaşmış hesaplamaların içinde sen varsın
Bir güneş gibi doğacaksın günüme
Ve akşam ay ışığıyla birlikte aydınlatacaksın gecemi
Bir şarap gibi yudumlayacağız aşkı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!