Bugün öyle doluyum ki
Öylesine çaresizim ki şu dört duvar arasında
Ve boşanırcasına akmakta gözyaşlarım
Yıllardır biriktirip hep içime attığım kederlerim
Bir dağ olup yormakta bedenimi
Acılara yazılmış yüreğim
Bitmek bilmez
Kinimi, deli öfkemi kussam da
Günün aydınlığına açılınca gözlerim
Eski günleri anar ve mutluluğu özlerim
Bize ne oldu da böylesine tükendik
Ne oldu da gözyaşlarımızı tükettik
Erkek adam ağlamaz derler ya
Ağlıyorum bu dertli günümde
Size hiç bir gün bir asır gibi geldi mi?
Düştü mü saçlarınıza görünmez aklar
Aktı mı hiç yüreğinize kandamlacıkları
Ben çok iyi bilirim umutsuzca bekleyişi
Ve ben söylerim gözü yaşlı türküleri
Vurgun yerken kimsesiz bedenimde
Haklıyken haksızsın dendi mi?
Suçsuzken sanık yaptılar mı sizi?
Uçmak varken zamansızca sonsuzluğa
Hapsedildi mi bedeniniz karanlığın kollarına
Bir başka doluyum dünlerimden bu yana
Umut sürgünü denizlerde bir küçük sandalım
Savaşmaya çalışsam da hırçın dalgalarla
Artık gücüm kalmadı, adalete de inancım
Bir yağmur damlaları dolsa da yüreğime
Seline akıp gitsem bu diyarlardan
Unutsam yaşadığım tüm dertleri
Ve katsam gönlüme sevdikleri
Tutunabilsem rüzgârın dallarına
Diyebilsem ki al beni götür uzaklara
Savur gönlümü unuttuğum yıllara
Ve silebilsem geçmişi tüm yalanlarıyla
26 Mart 2013
Salı
Kayıt Tarihi : 23.3.2017 16:09:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!