Vuslatın var mı busesi, neş'esi
Kavuşmak mı? Bilinmez ne berisi ne ötesi
Canözüm duy bu buğulu sesi
Vedanın alnına buse kondurmuşlar
Zamanı aşkın kapısında dondurmuşlar
Sen gelsen... Bir el versen
Zaman çözülür fikrimce
Senin gözlerin Fırat'tan coşkun
Bakışların Sırat'tan ince
Hele ki bir çift yaş süzülünce
Billur jaleler peşi sıra dizilince
Çöllerde bahar olur
Güller de nehir olur
Akar İbrahimî aşklar
Sözcükler sihir olur
Açılır aşkın kapısı
Kalbin sevdamın tapusu
O narin kalbin ki;
Senden sana firarımın yapısı
Açma sineni, dinmez tipisi
Sağda bir, solda bir iki nur var
Nurlar başına taç iki nar var
Sevdana selam durmazsam
Bil ki bende kusur var
Ben bir sana sevdalı
Ben bir sana deli
Lakin bilesin
Bende senden öte bir Var var
Kalbimde aşktan örülü bir hisar var
Her halime şahit bir sır var
İkbâlim istikbâlime şahit olsun
Bir aşk ki, tarifi yok, sığmaz zamana
Senden evvel bin yıl
Senden sonra sürecek bir asır var
Ama sakın korkma!
Aşkından hatıra,
Yüreğimden silinmez bir sır var.
Adın ummanlara denk
Bitmez hasretim
Bitmez bu cenk
Ey sevgili kâri!
Hasretim gayyanın derûnuna düştü
Ne olur sen anla...
Sen anla bâri.
13 ARALIK 2004
Saat: 02:27
ANKARA
Kayıt Tarihi : 8.2.2006 19:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Faruk Gökbulut](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/02/08/bugulu-ses.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!