bekle karşımda öyle
bir melek olduğundan habersiz duruşunla
bak gözlerimin içine doğru
hisset içindeki sonsuzluğu
kaybolma sakın o uçsuz bucaksız fezada
kaybetmesin tanrı en nadide meleğini
Kapıya koyacak kağıdım kalmadı, yüzümde izleri durur yazdıklarımın
Dur durak yok bana bu yolda, nur'umun nefhası tütüyor burnumda
Bu tomurcuklar filizlenmiyor başka bir ruha, çiçek açmıyor o'ndan başkasına
Yağan yağmur ne ala, varlığımdan düşen bin parça
Akrep yelkovanı kaybetti, gezegenler yörüngesini
Ben birbirine kattım gündüz ile geceyi
Tonlarca kağıt israf ettim,
Ne kendim yapabildim,
Ne de başka bir yapıt bulabildim güzelliğine eşdeğer
Sensizlik var bir de, o her şeyden beter
Beraberinde getiriyor kuzguni siyah bir ciğer
Kafamın içi daha da ürkünç bir hal alıyor
kapına bıraktım bir demet gül
gülen yüzün hiç solmasın
sensiz yüzüm hiç gülmesin
yokluğun beni hiç güldürmesin
senin, sensiz günün hiç olmasın
bu kalp, bir ömür senin olsun
en heybetli kelimeler ağızlardaki sahte sözler
en zengin şiirler, at yarışı gibi dönüp dolaşırken etrafta
hislerin kelimelere sığdırılmaya çalışıldığı bu diyarda
ben seni aradım
yalnızlığın yuva yaptığı, el değmemiş raflarda
varlığının tozlarıyla dolu bir dünyada
Gerçekliği örtülü umutlarla dolu sanrılardan
Kalbi geçilmiyor kırıklardan
Bir ihtimale öyle sarılmış ki
Sargı bezi gibi boş duvarlardan
Bir ümit aşılıyor karşılardan
Bir ışık sızıyor pencere aralarından
dünyalar kabarıyor içimde, öldüresiye
kurtuluşu buluyorum gözlerinde
huzuru selamlıyorum gamzelerinde
dünyadan kayboluyorum her gülüşünde
bir turist gibiyim, cennetin içinde
bir kadeh ay içmiş gibiyim
yirmileri insanın, bir daha gelmez derler
dolu dolu yaşayın, en güzel zamanlar derler
yirmilerimdeyim, sahildeyim, kumsaldayım
bir banktayım, bir kıyıda, tek başıma
yaşını bilmediğim bir ağaç var yanı başımda
yapraklardan eser yok, kupkuru sert dallarda
Dipsiz bir kuyu gibiydin
Düşmek, kaçınılmaz gibiydi
Cennet’in kapı aralığı gibiydin
Karanlığıma hükmeden küçük bir ışıltı
Peşine düşmek için bir fısıltı
“Emin misin?” Diye bir hırıltı
bugün bir sabaha uyandım
aydınlığın gürültüsüyle
kör ve sağır biri, heybesiyle
dikilir karşımda, öylesi ile
götürdü bakışıyla, her şeyin ötesine
yara bere dolu her ruh özünde
çok güzel bir anlatım dili var. yeni keşfettim ama favori şairlerimden biri oldu diyebilirim.