Buğday tanesinden kuleler diker
Yorulmuş ayaklar yarınlar çeker
Sabahın ışığı vardiya zili
Akşam karanlığı dert gibi çöker
Emekçiye baygın düşmek yakışmaz
Öyle bir şuur ki karınca karar
Kaldırır kendinden büyük dünyayı
Diziverir Dört mevsim rızkına sarar
Marifet kupkuru topraktan Yeşil
Taneyi dogurtmak binlerce şekil
Kavrulmuş dudakta nefes bir döngü
Geliyor Toprağın evladı Çekil
Toprağa hayat veren topraktan
Silahı bir kazma miras babadan
Kundağında Yavru Sargın anneye
Yavru emeginde anne bir vatan
Sürüm sürüm ırgat karış karış ter
Kundağında bebek Dağları iter
Yemeni bembeyaz sutbeyaz anne
Yüzünde iffeti erkekten de er
İmkansıza anlat imkansızlığı
Lakin köylü bilmez rahatsızlığı
Anne büyüttüğün fidanlar nerde
Şimdi herkes yaşar tek kıskançlığı
Ağaçları vuran boranlar gibi
Yiğidi bitiren belalar gibi
Yılan gibi sızdı sesten dalgalar
Ayırdı bizleri düşmanlar gibi
İftiraya kulak verdikçe kulak
Gerçekten uzak kaldı çok uzak
Öz kardeşe küsmüş olur şey değil
Bomba zarar vermez senin kadar dil
Kaybettik mirası atalardan kült
Terbiye de fakir ahlakta züğürt
Kar etmez oldu nasihat Öğüt
Namuslar öğütmez namussuz Öğüt
Kayıt Tarihi : 9.1.2025 14:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!