Bu Yazı Onlara...
Bir düşünceyi,bir dini, bir milleti,bir bayrağı ya da gerici-şoven ideolojileri bir maske gibi taşıyarak hiç bir tartışmaya yer bırakmaksızın bağlamanın sakıncalarını sezmiş tüm sakallılara,uzun saçlılara… Bağlandıkları dünya görüşü ne olursa olsun, inandıkları değerler adına hapse girmeyi ya da bile bile kim vurduya gitmeyi ve büyük bedeller ödemeyi göze alanlara…
Hayatlarında bir küçük kapı aralığı bırakabilenlere, ölümü sanata tercih edenlere, ölümü sanat yapanlara…İnandıkları değerler ve düşünceler uğruna ölülümü göze alanlara… Ölümlerini bir protesto mesajina çevirmek için intihar etmiş tüm sanatçılara…Terk edilenlere,içki sarhoşluğuna,galaksilerin sonsuzluğundan küçük bir mutluluk duyanlara...
Onlarcasını çok sevdiğim türkülerden bir tanesini kendisi ile paylaşamadığım sevdiğim insana… Son nefesini doğup büyüdüğü topraklardan uzağında veren tüm,zorlu ve gönüllü sürgünlere...
Bir suskunluk zamanında bir odun sobasında ki çıtırtıların ve bir kıyıdaki dalgaların sesine,o kıyıdaki taşlara ve deniz kabuklarına...
Dillerinin yasaklanmasına ve dilleri ile direnenlere ve o dillerde daha güvenilir bir ülke inşa etmek isteyenlere...
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
