Vatanın toprağı kanla sulanır
Neşvü nemâ verir kara topraklar
Serhatte şüheda canlar dolanır
Düşmana dik durur kara topraklar
Hububatı sahibini beslerken
Ebî ceddî kabristandan seslerken
Al bayrağı kanı ile süslerken
Cihad yoksa kurur kara topraklar
‘Lâ İlâhe illâ Ellâh’ der sancak
İlâhi feyizle yükselir, ancak
Taşayana düşmanla cenk oyuncak
Mesafeyi dürür kara topraklar
Halifesi mevcût olduğu zaman
Dağ, taş, çöl, ovası dikilir yaman
Yetmiş düvel gelse vermez eleman
Akdenize kürür kara topraklar
Bin Beş Yüz senedir içte ve dışta
İçteki düşmanı cu ha pa başta
Temmuz sıcağında boranda, kışta
Üstlerine yürür kara topraklar
Kudûs, Malazgirtte, kanlı kalede
Hem yedi kıtada hemde sılada
Bedîr de, Uhud da, Çanakkale de
Leşlerini sürür kara topraklar
Hilâfet tahtını üstüne kursa
Uyanır Endülüs, Malazgirt, bursa
Fatih Selim, Eyyûbî’yi duyarsa
Gözlerine durur kara topraklar
Bu toprak düşmanın başına belâ
Yağdırır semâdan, sahibi Mevlâ
Derki: münkiranâ sen durma havla
Mühürünü vurur kara topraklar
İSLÂMİ bak diyor müstamel kürkler
Benim sahibimdir Türkoğlu Türkler
İSLÂM mintanımda miğferim börkler
Sahibini korur kara topraklar
Kayıt Tarihi : 8.2.2022 23:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!