Bugün de kırılmadı zincirler
Gün duman duman
Sözcükler düğüm düğüm
Kahretsin
Yine kilitlendi mi bütün kapılar
Çıkış yok mu şimdi Hazirandan
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Devamını Oku
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
şiir harika...'Nöbette aşklar ve şehirler'....Ama bu söz beni neden bilmiyorum çok etkiledi.....
Bugünü de erteledik yarına
Umut olduğundan değil ya
Ne kadar keskin bıçak varsa hepsi dayanmış gibi gırtlağıma
Kesti kelimelerin yolunu, kapandı dudaklarım
Aşk sabırdır belki, ama asla tahammül değil,O kalp sevmiş, fakat sevdikten sonra kırılmıştı diyelim bunca ihanete. Çok duygulu, çok güzel bir şiir okudum Kutlarım.
Birol Hepgüler.
tarihlerin arasına sıkışmış bir anı olmakla bileniyordu sayfalar, şimdi elimizde kağıt kesikleri bulunması ne kadar doğal..... tekrar kutlarım canan hanım.. teşekkürler şiire, saygılar..
Canan Hanım,
Yeniden bu değerli çalışmayı okumak büyük keyifti.....Yeniden şiiri ve şairini yürekten kutlarım....Nicelerine....
Selam saygılarımı sunuyorum....
Bahar kana benzer bazen,bazen yıkılmışlığa benzer...Kırılmış kanatlarıyla uçmaya çalışan kuşlar umutsuzluğa benzer...Ama bir şey var bunca hengamenin içinde susmayan durulmayan,ışıklara benzer çokça,çokça şairlere benzer,diyerek saygıyla kutluyorum sayın şair...
Sayfadayım bir kez daha... Eski yorumumu alıp gitmeyeceğim bu defa... 'Bu şehir' derken, benzer ritüelleri kullandığımızı belirtmiştim ilk yorumumda... 'İhanet pazarı' hangi şehirde kurulur, pazarı da var mı, olur mu diye farklı bir tarafından bakayım istedim tekrar gelmişken...
Kapsamı oldukça geniş bir sözcük ihanet... Giderek genişliyor da... Ve hemen her sözcük gibi anlamının dışına taşa taşa...
Hiç aklıma gelmezdi 'özgürlüğün, ihanete kol, kanat gereceğini' mesela... Onu da yaşatıyor günümüz, on binlerce cana kıyanlar 'siyaset arenasına' taşınarak, devletle pazarlık masasına oturtularak!
O zaman nedir ihanet? İhanet eyleminde bulunana deniyorsa 'hain', o sıfata yakışan kimdir? Hangi pencereden bakacağız? Bölüp, parçalayan değil de, meşruiyeti savunan, kendini ve değerlerini koruyan mıdır suçlu?
Sanırım, böyle bir karmaşayı yaşatanlardır asıl ihanet erbabı... Kavramların ters yüz edildiği bir ülkede, sevdalar da nasibini alacak elbette... Vefa, bağlılık ötekileşirken; 'uyanıklık' geçer akçeden sayılacak, erdemin gözlerine 'siyah bir bant' bağlanacak...
Şiirle hasbihal ettim Canan Hanım... Zamanı halkalardan kimdir geçiren, neden duman dumandır ortalık, anlamaya çalıştım...
Bir kez daha kutluyorum şiiri ve sizi...
'Bu şehrin ihanet pazarında ölü doğar sevdalar'
Şiirime yazdığınız yorum beni buraya getirdi iyi ki gelmişim şiir okudum sayenizde... Var olun...
Yüreğinize kaleminize sağlık Canan Hanım,Bu güzel şiirinizi tam puanla yürekten alkışlıyorum. Antolojimde. selam ve saygılarımla...
Gidilir bazen şehirlerden, gidilir bazen sevdalardan. Şehirler de geride bırakılır sevdalarda zamanı geldiğinde... Ama hiç bir zaman kendinden gidemezsin. Her zaman yaşadıkların ve yaşayacakların senin dünyanı çevreler.Kalsan kalamazsın, Kaçsan kaçamazsın... gönlünüze yüreğinize sağlık Canan Hanım. Güzel bir şiirdi. kaleminiz daim olsun. Saygılarımla...
' Ne kadar keskin bıçak varsa hepsi dayanmış gibi gırtlağıma
Kesti kelimelerin yolunu, kapandı dudaklarım.'
Gırtlağa dayanan bıçağa rağmen, çok ama çok güzel bir duygu seliydi şiir. Defalarca okudum. Kutluyorum Canan Hanım.
Bu şiir ile ilgili 69 tane yorum bulunmakta