Gönlümde, bir çocukluk sevdası başladı, bu şehirde,
Bu şehrin akşamları, hep hüzün, hep umut doludur...
Karanlık apansız çöker, sokak ıssızlaşır,y ollar tenha,
Bu şehrin akşamları, hep hüzün, hep umut doludur...
Taş duvarlarla konuşmaya başlarım geceleri, sessizce,
Yaralı bir kuş gibi yüreğim, çırpınır, yorulur...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Tekrar merhaba bakın bu şiir bana daha farklı,daha içten geldi diğeride mükemmeldi,ama,herkes şiir yazsa da gerçek şair olamıyor.Benim yazdıklarımın hep deneme olduğunu söylerim ve samimiyim öyledirde.sık,sık düzeltmeler yaparım..Ayrıca yazmayı seviyorum,ve bir terapi benim için .benim şahsi görüşlerim sizi ilgilendirmeye bilir,lakin emeverilen her şeye etiket yapıştırmadan hoş görüyle bakmalı.Ha eleştirmemelimi?hayır eleştirmeli ama kökünden kesmemeli değil mi?Bir önceki,şiirinize yazdığım yorumda yazım hataları olmuş,geri dönüşü de yok mazur görün,çünkü ellerimde problem var teşekkürler saygıdeğer beyefendi hoşgörünüze sığınarak Tanrı selamıyla kalın,hoşçakalın...
Tekrar merhaba bakın bu şiir bana daha farklı,daha içten geldi diğeride mükemmeldi,ama,herkes şiir yazsa da gerçek şair olamıyor.Benim yazdıklarımın hep deneme olduğunu söylerim ve samimiyim öyledirde.sık,sık düzeltmeler yaparım..Ayrıca yazmayı seviyorum,ve bir terapi benim için .benim şahsi görüşlerim sizi ilgilendirmeye bilir,lakin emeverilen her şeye etiket yapıştırmadan hoş görüyle bakmalı.Ha eleştirmemelimi?hayır eleştirmeli ama kökünden kesmemeli değil mi?Bir önceki,şiirinize yazdığım yorumda yazım hataları olmuş,geri dönüşü de yok mazur görün,çünkü ellerimde problem var teşekkürler saygıdeğer beyefendi hoşgörünüze sığınarak Tanrı selamıyla kalın,hoşçakalın...
Bu şehirde doğdum,bu şehirde buldum,sevdim seni,
Yine bu şehirde kaybettim,sevdiğimi,ümitlerimi...
Terk edilmek acısını,yine bu şehirde yaşadım yıllarca...
Bu şehrin akşamları,hep hüzün,hep umut doludur...
Bir sigara yakıp,derinlere dalarım,seyrederken bu şehri
Yüreğimde bir acı,bir öfke,gözlerim dolu doludur...
Hala o kapıdan çıkıverecek sanırım,Güzelim seni,
Bu şehrin akşamları,hep hüzün,hep umut doludur...
Bu şehri ne sevdim,ne de terk edebildim bu yüzden...
Bu şehir göz yaşlarımla yoğuruldu,anılarımla doludur.
Bir gün yine bu şehirde bulurum seni belki,kim bilir
Bu şehrin akşamları,hep hüzün,hep umut doludur...
harikaydı...saygılar
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta