Bu Şehirde Ağlama Şiiri - Ahmet Kırmızı

Ahmet Kırmızı
59

ŞİİR


74

TAKİPÇİ

Bu Şehirde Ağlama

bu şehir
yaşlı kokonaların pörsümüş gerdanlarına
tek sıra dizilen inciler kadar vefasız
ve ben
bu şehirde öleceğim
düşünebiliyor musun

bu şehir
sadece genç kızların titrek gözyaşlarına
masturbasyon yaparken ağlar

soğuktan kamçılanırken,
bahara veda saatlerinde
kumpas kurulmuş bulvarlarında
kimsesizlerinin ırzına geçmeye yeter
gücü bu şehrin.

ah üsküdar
sen de olmasan ben ölürdüm.
kesin ölürdüm.
hayıflanırsam namerdim öldüğüme de,
kim inanır ki
katilimin kız kulesi olduğuna

bulvarlarında erken yitirilmiş bir orgazmın
intikamı dolaşır
varoşlarda dolaşan kiremit kızılı
sancılara inat
bu şehirde doğacaklar var
inanabiliyor musun

ah yedi kule
boğ beni
ellerinin günahı silinmeden daha
kanıma gir
yoksa çıldırmam yakın
yoksa ben bu şehrin kanına gireceğim
şeytana uyacağım
kaldırıp kendimi
bu şehrin en yüksek yerinden atacağım.
çarpa çarpa düşeceğim ayaklarının dibine.
cesedim teşhis edilemeyecek.
yoksa ben bana ihanet edeceğim
sarkmış göğüslerin arasına başımı koyacağım
kanı çekilmiş dudakların ihtirasına sunacağım dudaklarımı
hem de kuşluk vaktinde
varis kaplamış bacakların
mavi damarlarına hapsedeceğim gözlerimi
bir jiletin çeliğine eş
bu şehirle sevişeceğim
duyabiliyor musun

bu şehir
senin adını hakketmiyor
gelincik dudaklı kadın
git

henüz kurumadan gözyaşların
henüz unutmadan ağlamayı
ruhunu plazalarına satmış bu şehirden
kaç
yoksa tüm masallar yalan olacak
şarkıların notaları çıldıracak
kâbusun ritmiyle doğacak her yeni gün
çocukları avutmaya yetecek
hikaye bulamayacağız
anlıyor musun

aşk bu şehre hiç uğramadı
giderken gözlerime sapladığın
bakışlarınıda götür
tecrit edilmiş sitelerde artık
ne anlatılacak bir öykü
ne de dinleyebilecek kadar
saf bir yürek var
bu şehri terk et

evlerinde cumbaları yok bu şehrin
ne de cumbalara ekilen fesleğenleri
zayi olmuş hayatların tören geçişi var
bu şehrin kaldırımlarında

bu şehirde ağlama
bu şehire de ağlama
değeri yok gözyaşının işporta tezgahlarında cam şişelerde promosyon olarak dağıtılıyor, vitrin köşelerine konsun diye...
avuçlarım(ız) belki kaldırır, kararmaya yüz tutmuş yüreklerimizde küçük çocukların dualarının yüzü suyu hürmetine merhamet taşıyan tek bir hücre kaldıysa eğer..

bu şehirde ağlama
bu şehire de ağlama

git

git

...

Ahmet Kırmızı
Kayıt Tarihi : 22.8.2009 02:23:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nazan Yinanç
    Nazan Yinanç

    bu şehir miydi
    mutlu sabahlara uyandığımız
    burada mı kalmıştı
    göğün mavisi
    yeşille burada mı vedalaşmıştık

    Cevap Yaz
  • Kutbettin Toprak
    Kutbettin Toprak

    Yüreğine kalemine sağlık Ahmet abi

    Cevap Yaz
  • Hasan Ulusoy
    Hasan Ulusoy

    İmrenerek okudum... başarılar... selamımla

    Cevap Yaz
  • Necla Özkan
    Necla Özkan

    harika yazmışsınız yüreginize saglık

    Cevap Yaz
  • Derviş Güneş
    Derviş Güneş

    güzel içeri değişik bir yazı ama toplumun norm kurallarına pek uyusmuyor ya okuyanlar sanıyorum pek bi sey yazmamaış yoksa anormal durumamıma düşülür bilmiyorum

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (6)

Ahmet Kırmızı