Bu Şehir Değil miydi?
Bu şehir değil miydi?
Balkonlarında çayını huzurla içtiğimiz.
Ekmeğini sabırla yediğimiz,
Suyunu kanaatkârlıkla içtiğimiz.
Ekmeği sıcak,
Suyu soğuk kalmalıydı bu şehrin.
Her şey eskisi gibi olmalıydı aslında.
Bu şehir değil miydi?
Ölülerimize, merhamet,
Dirilerimize cesaret olan.
Merhametimiz, cesaretimiz,
Hangi kahpe dilin ucundan geçti?
Bu şehir değil miydi?
Sevinçlerimize, hüzünlerimize,
Kırgınlıklarımıza...
Yani, bütün ruh halimize şahit olan.
Bu kadar gaddar olmamalıydı
Zaman denilen cellât.
Kesip atmamalıydı bu şehrin gözleri önünde,
Mübarek insafımızı.
Gömmemeliydi bizi bu şehrin kirli mezarlarına.
Adımızı meçhule çıkarmamalıydı.
Madem maksat kesmek idi bütün insafımızı,
Şehrin efsunlu gözleri önünde olmamalıydı.
Oysa daha nice umutlar filizlenecekti
gözyaşlarımızla.
Bu şehir değil miydi?
Toprağından bereket, havasından huzur eksik olmayan.
Neden şimdi betonlaştı gönüller?
Tıpkı ölüme davetiye çıkartan binalar gibi.
Kayıp gitti,
İnancı bol yıldızların gölgesinde son umudumuz.
Azrail’e evlat yetiştiren analar gibi.
Kayıt Tarihi : 23.7.2014 04:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!