Seni sadece bu şehirde sevdim.
Bu şehiride, artık sen yoksun diye seviyorum.
Çift havuzlar mezarlığından,
On Gözlü köprüsüne ,
Kırklar Dağından her ikisine,
bu mübarek yerde,
Rabbimden seni dilemiştim.
İşte o vakit yakındım,
Suzan suzinin ta kendisine.
Sonra bir vakit;
Hz Süleyman camisinde, Seher vaktinde,
Sabaha karşı şükür namazında,
Dualarım ağzımda,
Saraykapının girişinde,
duaya durdum eşiğinde.
Kapı bitişiğinde,
Alipaşanın
o kara taşları ,
pırıl pırıl parlayan senin saçların,
karası kadar
kara kaderim.
Seni sevmem kadar,
Kimseyi etmez demiştim alakadar.
Dediğim kadar sevmiştim.
Hevsel bahçesinde kara dutlar kadar,
parlayan gözlerin karası kadar.
İşte kaderim,
dalında saklı ağaçların yapraklarında.
Gözlerimin gördüğü kadar güzel gözlerin.
Güzelliğin bu kadim şehir kadar.
Bir ben u sen de ben ,
Anzelede sen kadar.
Yoksun artık bu şehirde.
Seni sevmekte yok bu şehir kadar.
Kayıt Tarihi : 14.1.2021 07:18:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Fehmi Sefa Kalender](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/01/14/bu-sehir-309.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!