Açıver perdeyi sevgilim
açıver tülü
bu akşam sana geldim
duvarda bir tablo
natilmort
yerde bir minder
demek ki burası sevgilim
senin yaşadığın yer
her yan perişan yerde bir ölü
simsiyah gecenin matemi örtülü
kurutmuşsun atmamışsın sana verdiğim gülü
unutmadım o günü
ve seni ilk kez tanıdığım halini
biz iki farklı dünyaymışız
farklıymış hayatlarımız
sular seller gibi yaşadığımız aşkımız
bir yanda
berelendik
şimdi bir çıkmazdayız
hadi vur kadahe
keder kadehi ki bu kristal
şimdi vur kadehime hadi şerefe
dökülsün hüznümüz yerlere
duvarda bir İstanbul
ve benim gözlerimde senin İstanbulun
hadi al
al
bu sana son bestem son şarkım
bu mavi bir tango
giy bulut rengi elbiseni ve elini ver
haydi dönelim haydi şerefe
vur kadehini
dopdolu kederle birlikte
dökülsün yerlere hüznümüz
biz kederliyiz
son kertesi bu o fırtınalı hayatımızın
al bu benden sana son armağanım
mavi tango
bu son bestem sana
sular seller gibi yaşarken aşkı
bu son buluşmamız
son hatıramız
hadi vur kadehini vur şerefe
tuzla buz olsun
vur şu kadehe
3/Aralık/2011/Cumartesi/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 3.12.2011 00:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım şimdi ben tıpkı şifasız kanayan bir yarayım gittin artık seni bne nerde bulup yalvarayım'
Bana (sana) son bir teselli, bu tango şimdi......'
Ağır bordo kadife perdeleri araladı bembeyaz bir el... Solgun bir akşamın lâcivert ışığı süzüldü yerdeki halıya... Gramafonda dönen taş plâktan usul usul dökülen tango, odanın tüm duvarlarını yalayarak dolaştı.
Koltukta sessizce oturan adam ayağa kalkarak elini kadına uzattı. Zarif bir hareketle belini tuttu. Loş odada, müziğin ritmine uyarak dakikalarca dansettiler...
Kadının yere bakan kirpikleri usulca aralandı. Gözlerini kaldırdı, şimdi birbirlerinin gözlerine kenetlenmiş dansediyorlardı.
Müziğin nağmeleri durduğu zaman, gözlerinde yaşlarla kirpikler yere indi tekrar. Adam, kadının alnına usulca bir buse kondurup, odadan bir gölge gibi çıktı...
Bir müddet öylece kaldı donmuş gibi. Halbuki, yüreğinde fırtınalar kopuyordu. Kulaklarında uğuldayan sesler yavaş yavaş dindi. Yürüdü, gramafona bir plak koydu. Koltuğa çöker gibi oturdu.
''Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım,
Gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım?
Şimdi ben tıpkı şifasız kanayan bir yarayım,
Gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım?'
Bir hicran yağmuru, önce o bembeyaz ellerini, sonra da halıyı ıslattı...Kadife perdeler usulca kapandı...
Sevgili dostum, şiiriniz, duygularınız, bana bunları yazdırdı.
Bir yandan bu çok dokunaklı şarkıyı dinledim.
Bir yandan da, tango eşliğinde sevgiyle danseden bir çifti seyrettim sanki...
Çok güzeldi. İçtenlikle kutluyorum bu güzel şiiri yazan yüreği, elleri... Sonsuz sevgiler... Hâlenur Kor
Tam puan.
TÜM YORUMLAR (1)