Bu sana son armağanım, mavi tango

Yüksel Nimet Apel
2962

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Bu sana son armağanım, mavi tango

Açıver perdeyi sevgilim
açıver tülü
bu akşam sana geldim

duvarda bir tablo
natilmort

yerde bir minder
demek ki burası sevgilim
senin yaşadığın yer
her yan perişan yerde bir ölü
simsiyah gecenin matemi örtülü

kurutmuşsun atmamışsın sana verdiğim gülü
unutmadım o günü

ve seni ilk kez tanıdığım halini
biz iki farklı dünyaymışız
farklıymış hayatlarımız

sular seller gibi yaşadığımız aşkımız
bir yanda

berelendik
şimdi bir çıkmazdayız
hadi vur kadahe
keder kadehi ki bu kristal

şimdi vur kadehime hadi şerefe
dökülsün hüznümüz yerlere

duvarda bir İstanbul
ve benim gözlerimde senin İstanbulun
hadi al

al
bu sana son bestem son şarkım

bu mavi bir tango
giy bulut rengi elbiseni ve elini ver

haydi dönelim haydi şerefe
vur kadehini
dopdolu kederle birlikte


dökülsün yerlere hüznümüz
biz kederliyiz
son kertesi bu o fırtınalı hayatımızın

al bu benden sana son armağanım
mavi tango

bu son bestem sana
sular seller gibi yaşarken aşkı
bu son buluşmamız
son hatıramız

hadi vur kadehini vur şerefe
tuzla buz olsun
vur şu kadehe

3/Aralık/2011/Cumartesi/Bodrum

Yüksel Nimet Apel
Kayıt Tarihi : 3.12.2011 00:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


'Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım şimdi ben tıpkı şifasız kanayan bir yarayım gittin artık seni bne nerde bulup yalvarayım'

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Halenur Kor
    Halenur Kor

    'Rûhumu kamçılayan fırtına dindi....
    Bana (sana) son bir teselli, bu tango şimdi......'

    Ağır bordo kadife perdeleri araladı bembeyaz bir el... Solgun bir akşamın lâcivert ışığı süzüldü yerdeki halıya... Gramafonda dönen taş plâktan usul usul dökülen tango, odanın tüm duvarlarını yalayarak dolaştı.
    Koltukta sessizce oturan adam ayağa kalkarak elini kadına uzattı. Zarif bir hareketle belini tuttu. Loş odada, müziğin ritmine uyarak dakikalarca dansettiler...
    Kadının yere bakan kirpikleri usulca aralandı. Gözlerini kaldırdı, şimdi birbirlerinin gözlerine kenetlenmiş dansediyorlardı.
    Müziğin nağmeleri durduğu zaman, gözlerinde yaşlarla kirpikler yere indi tekrar. Adam, kadının alnına usulca bir buse kondurup, odadan bir gölge gibi çıktı...

    Bir müddet öylece kaldı donmuş gibi. Halbuki, yüreğinde fırtınalar kopuyordu. Kulaklarında uğuldayan sesler yavaş yavaş dindi. Yürüdü, gramafona bir plak koydu. Koltuğa çöker gibi oturdu.

    ''Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım,
    Gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım?
    Şimdi ben tıpkı şifasız kanayan bir yarayım,
    Gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım?'

    Bir hicran yağmuru, önce o bembeyaz ellerini, sonra da halıyı ıslattı...Kadife perdeler usulca kapandı...

    Sevgili dostum, şiiriniz, duygularınız, bana bunları yazdırdı.
    Bir yandan bu çok dokunaklı şarkıyı dinledim.
    Bir yandan da, tango eşliğinde sevgiyle danseden bir çifti seyrettim sanki...
    Çok güzeldi. İçtenlikle kutluyorum bu güzel şiiri yazan yüreği, elleri... Sonsuz sevgiler... Hâlenur Kor
    Tam puan.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Yüksel Nimet Apel