Geçen nisanın ilk günü gibi
Seni arıyorum yine
Yeni açan çiçeğin kokusunda
Konan ilk arının nefesinde
Ya da günün ilk kelebeğinde
Kanat çırpınışlarındaki sessizliğe bin de gel
Dediği her gün umutlarım
Bir düşün
Farklı yönlere uçan kumrular şahinlere yem
Dünlerimden kan damlarsa yarınlarıma
Sen gelmemişsindir
Oysa şevk toplayarak çığ misali yollarda
Her bahar sana geliyorum
Ben geldikçe sen gidiyorsun
Bir türlü ulaşamıyorum
Bitmiyorsun.
Hangi talihsiz yazgı emrediyor
Hangi efsaneye özenip insafsızca kurşuna diziyorsun
Tek manzaram yollardaki renkleri silme artık
Hiç istemediğin olur
Kendi yanaklarıma dizilirim.
Yüzüm asılı kalır uzaklarda
Boynumda insafsız bir kement
Sırtımı meltemlere dönmüşsem
Bir de haber alırsan
Yaşarken ölmüşsem
Sen gelmemişsindir.
Hayallerimi atıp gülümserdi dudaklarım aynalarda
Sımsıkı sarardı kollarım sıcaklığını
Koklardım en derin nefeslerle saçlarını
Hangi derinlere gömdün bilmiyorum
Heyecanın kayıp
Heyecanım taze
Bekleyişim taze
Biliyor musun iç çekişleri dostmuş
Yerini doldurmaya çalışıyor
Saatlerin her sensiz on ikisinde
Seni hatırlatıyor
Kaldırımın soğukluğuna çökmüşsem her gece
Depremlere boyun eğdirmişsen
Her şeyimle yıkılmış, harabeye dönmüşsem
Sensiz yürüyemiyorsam
Geçen nisan gibiyse bu nisan da
Yoluma koyulan yokuşları çıkamıyorsam yüreksiz
Başkalarına sorma
Sen gelmemişsindir.
Kayıt Tarihi : 8.4.2009 21:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!