Buğulu camlar ardından yazıyorum sana bu mektubu…
Altında benim imzam var; Ama tüm yüreği kırık, sol yanından vurgun yemişler için yazıyorum.
Kafamı kaldırıp tekrar yıldızlara bakıyorum. Cebimde hasretli gecelere yetecek umut yok. Fukaralığım sendendir, sihirli gözlerindendir…
Ben uçurum nedir bilmezdim, uçurumlar kenarında büyüdüysem de…
Ben sevda nedir bilmezdim, sevda türkülerinin yükseldiği bozkırlardan gelsem de…
Ben ateşi, kibrit ucunda bilirdim, yüreğime düşmeden önce…
Ve ben, sihre inanmam, sihirli gözlerin beni içine çekmese…
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta