Bu ıssızlık benim suçum değil,
Ben yazmadım ayrılığı fallara gülüm,
Ben ısmarlamadım hasretleri gurbete,
Hele ki bu çözülmez kördüğümü
Yemin olsun ben atmadım,
Bülbülü gül dalında
Küstürüp ben ağlatmadım,
Sevgi aldım, ömür sattım,
Sevdiğimi satmadım…
Dikenleri ben batırmadım gül sinene,
Yoruldum da yormadım,
Aklımdan hiç çıkmazken sen
Geçmişini sormadım.
Akmazdı gönül pınarımdan bulanık bir damla su,
Yoktu içimde zalim ayrılığın korkusu,
Sebep yoktu sebepsiz kopmalara,
Düşürmek gönlümü dara…
Ey sevgili bu ne duman başında,
Bu sitem hangi kusurumun bedeli,
Hangi rüzgâr ayrı koydu senden
Esti de deli-deli…
Kaçıncı basamağında yorulduk hayatın,
Kaç derin nefes alsaydık çıkardık,
Biz ne derin yaraları
Sevgi hamuruyla sardık.
Bütün yüzler ters çevrilirken dostluğa
Çölde su gibi yağmadık mı?
Kartal olduk da gökte
Ufkuna ağmadık mı?
Hadi batır şimdi sen de bize
Sitem oklarını peş-peşe,
Ne kalpte sevda kalsın,
Ne gönülde neşe,
Ne çalacak kapı bırak, ne içecek su
Sen de al götür bütün benliğimi
Dünyanın kanunu bu…
Hangi ney’in nağmesini duysun kulak,
Ruhum hangi eyleminde huzur bulsun,
Hangi ayrılığın en az acıtanı uyar bana,
Hasret acısının hafifi var mı?
Ölsem gurbet ellerinde
Sevdam ağlar mı?
Yak felek bütün kınalarını bir yerlerine,
Göm aşkımı sabahın seherine.
Uyut dağlar eteğinde kuzuyu, kurdu
Besle toprağında laleyi, çiğdemi,
Dertli çoban
Bir kaval da benim için çal e mi?
23.12.2009 Saat: 23.55 Murat Nail Güney İstanbul
Murat Nail GüneyKayıt Tarihi : 24.12.2009 01:50:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ben yazmadım ayrılığı fallara gülüm,
Ben ısmarlamadım hasretleri gurbete,
Hele ki bu çözülmez kördüğümü
Yemin olsun ben atmadım,
Bülbülü gül dalında
Küstürüp ben ağlatmadım,
Sevgi aldım, ömür sattım,
Sevdiğimi satmadım…
Dikenleri ben batırmadım gül sinene,
Yoruldum da yormadım,
Aklımdan hiç çıkmazken sen
Geçmişini sormadım.
Akmazdı gönül pınarımdan bulanık bir damla su,
Yoktu içimde zalim ayrılığın korkusu,
Sebep yoktu sebepsiz kopmalara,
Düşürmek gönlümü dara…
Ey sevgili bu ne duman başında,
Bu sitem hangi kusurumun bedeli,
Hangi rüzgâr ayrı koydu senden
Esti de deli-deli…
Kaçıncı basamağında yorulduk hayatın,
Kaç derin nefes alsaydık çıkardık,
Biz ne derin yaraları
Sevgi hamuruyla sardık.
Bütün yüzler ters çevrilirken dostluğa
Çölde su gibi yağmadık mı?
Kartal olduk da gökte
Ufkuna ağmadık mı?
Hadi batır şimdi sen de bize
Sitem oklarını peş-peşe,
Ne kalpte sevda kalsın,
Ne gönülde neşe,
Ne çalacak kapı bırak, ne içecek su
Sen de al götür bütün benliğimi
Dünyanın kanunu bu…
Hangi ney’in nağmesini duysun kulak,
Ruhum hangi eyleminde huzur bulsun,
Hangi ayrılığın en az acıtanı uyar bana,
Hasret acısının hafifi var mı?
Ölsem gurbet ellerinde
Sevdam ağlar mı?
Yak felek bütün kınalarını bir yerlerine,
Göm aşkımı sabahın seherine.
Uyut dağlar eteğinde kuzuyu, kurdu
Besle toprağında laleyi, çiğdemi,
Dertli çoban
Bir kaval da benim için çal e mi?
Tebrikler adaşım gün sizin gününüz bize çok mükemmel bir şiir ziyafeti sundunuz varolun nurolun.Sevgi ve muhabbetle...+
Ruhum hangi eyleminde huzur bulsun,
Hangi ayrılığın en az acıtanı uyar bana,
Hasret acısının hafifi var mı?
Ölsem gurbet ellerinde
Sevdam ağlar mı?
Yak felek bütün kınalarını bir yerlerine,
Göm aşkımı sabahın seherine.
Uyut dağlar eteğinde kuzuyu, kurdu
Besle toprağında laleyi, çiğdemi,
Dertli çoban
Bir kaval da benim için çal e mi?
Güzeldi
Ant+10 puan
TÜM YORUMLAR (2)