Bu Gün Günlerden Acı Şiiri - Yorumlar

Nimet Öner
228

ŞİİR


74

TAKİPÇİ

Toroslar’ın güneyinde bahar kaçağı bir güne uyandım. Bu sabah güneş bütün cömertliğiyle gülümsüyor, havada hafif rüzgar ve güneşin cazibesi göz kamaştırıyor. Açıkcası insanı sarhoş edecek bir gün. Kızım ‘’bugün pazara gidelim,’’ diye bir teklifle geldi.Her ne kadar baharın ayak sesleri duyulsa da yorgun ruhum gün yüzünü göremeyecek kadar mecalsizdi lakin tekliften ziyade teklifi yapanı kıramadığım için kabul ettim.
Evden çıktık, aslında çok hoşlanmam pazar alışverişi ve gezmelerinden… Hani bazen olur ya; herşeye rağmen bir kuvvet sizi çeker ve kısmetinizde var olanı yaşatıncaya dek pes etmeden çalışır. İşte öyle bir şey…
İstemeye istemeye gittik, tezgahların kurulduğu caddeye daha ulaşmadan telaşları hissettim, insan kalabalığı, birbirine karışan kokular, sesler yerli yersiz alanı dolduran süluetler.
Pazarın girişinde yaşlı bir hanım hemen gözüme ilişti; Yeşilin her tonunu içinde barındıran bir entari ve başını salaş bir şekilde örten şalıyla sandalyesinde oturmuş bir yandan küllü sesiyle ‘’köy ürünleri bulunur, ‘’diye bağırıyor diğer yandan da gelip geçenlerin gözlerinin içine bakıyordu delici bakışlarıyla…
Ellerindeki tabakanın işlemlerinde yılların asaleti ve bir o kadar da yorgunluğu duruyordu. Parmaklarının arasına sığdırdığı tabakadan bir yandan tütün sarıyor, bir yandan da üzerinden nefti bir koku yükseliyordu. Dikkatimi fazlasıyla üzerine çeken kadının garip bir aurası vardı. Hem iticiydi hem de bir o kadar çekici… Onun hemen karşısında halka tatlı yapan küçük bir tatlıcı dükkanı vardı. Çocukluğumdan bu yana çok sevdiğim bir tatlıdır, hele sıcak ise. Pazar kalabalığına girip satıcıların yalvaran bakışları ve soğuktan morarmış ellerini görmek istemiyordum. Kızıma; ’ben şu tatlıcıda oturup seni bekleyeceğim, kalabalık belki yorar, kafam kaldırmaz, ’ dedim o da anlayış gösterdi, ‘sen git alışverişini yap, gel’ dedim. Kadını oturduğum yerden bir süre seyrettim. Birilerini uzaktan seyretmekle yanında oturup aynı havayı solumak bambaşka bir şeydir. Dayanamayıp yanına gittim, ‘’Kolay gelsin’’ dedim ve yanındaki tabureye oturdum. ‘’Hoş gelipsen’’ dedi. O kadar ilginç bir kadındı ki her halini görmek- anlamak istiyordum.
Ben varlığını, duruşunu, yaradılışını, hal ve hareketlerini büyük bir titizlikle incelerken o hırçın ve öfkeli bir şekilde sağa sola küfürler savuruyordu. Hani şu hiçbir insanoğluna yakıştıramadığım basit cümlelere bezenmiş zayıflığın en büyük göstergesi olan küfür diye nitelendirilen şeyi…
Biliyordum ki kimse böyle doğmaz ve böyle olmak istemez! Elbet vardı bir sebebi…

Tamamını Oku
  • Güner Hacısalihoğlu
    Güner Hacısalihoğlu 09.10.2017 - 20:55

    Konusuyla gerçekliğiyle harika bir öykü okudum...

    Acı dolu olsa da...Yüreğinize sağlık..

    Sevgiler...

    Cevap Yaz
  • Özdemir Cırık
    Özdemir Cırık 21.09.2017 - 10:51

    evet kendinize ait aslında kimseyi sokmak istemediğiniz bir dünyanız var anladım... tasvir ve yaklaşımlarınız içten ve güzel... devamını bekliyoruz...

    Cevap Yaz
  • Mehmet Göden
    Mehmet Göden 06.09.2017 - 22:36

    Hemserimi kutlarim saygilar sunarim..

    Cevap Yaz
  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur 14.05.2017 - 17:40

    Duygu yüklü
    şiirinizi beğeniyle okudum

    Cevap Yaz
  • Emine Şahin
    Emine Şahin 07.04.2017 - 13:12

    Bazen gece camdan baktigimda karsi evlerin kapali kapilari ardinda ne gizli hayatlar yasanir düşlerim. Kendimce onlara yeni hayatlar giydiririm. Bu hayat hikayeside böyle kimbilir kimler ne hayatlar yaşiyor. Neden bu kadar uzagiz insan haystlarından. Tesekkürler paylasiminiz icin.

    Cevap Yaz
  • Canan Akpınar
    Canan Akpınar 07.04.2017 - 11:32

    hayat kollarının arasına aldığında kiminin sağ tarafını doldurur kiminin sol...kimine de sarılmaz...ağız dolusu boşlukta bırakır... o boşlukta asılı onlarca küfürle...

    dile gelmemiş ne çok kanayan yara var dünyanın türlü köşesinde...
    ve evet şükretmek için onlarca da sebebimiz var...
    sebepsiz değil hiç bir şey...

    seyretmekle kalıyoruz çoğu zaman..dokunamadan... kelimelerin mucizesini bekler gibi bekliyor aynı yaraya ortak olup kanıyor ve yüreğimizin bir köşesinde saklıyoruz.

    Çok güzel bir anlatımdı... kare kare fotoğraflanacak türden...
    Susmasın yüreğiniz...
    Sevgiler...

    Cevap Yaz
  • Remzi Ece
    Remzi Ece 07.04.2017 - 10:57

    Hani, yarayla dalga geçermiş ya! yaralanmamış olan. Gavur Naciye demeleri bundan sanırım.
    Kaptırdım gittim kendimi;İlk satırlardan itibaren.Uzunca bir süredir beklediğim bir yazıyı okuduğumu dahî unuttum. Bu anlatılan birkaç saati soluksuz yaşadım.
    Aynı duyguyu onüç ondört sene önce bir film izlerken yaşamıştım. Birisi sınırsız piksel ile, beni bana anlatıyordu.
    Acının adı acı. Kendisi tatlandırıyor, anlamlandırıyor hayatı.
    Ve bu günüm, bu yazı ile anlam kazandı.
    Kutluyorum Değerli Hanımefendi.

    Cevap Yaz
  • Serap Irkörücü
    Serap Irkörücü 06.04.2017 - 23:34

    Böyle yaşanmışlıklardan çıkan öykülerin tadı bir başka.... Bambaşka!....

    Bir de tabii bu acıyı gören duygulu bir yürek, ve bunları hal diliyle aktaracak güçlü bir kalem gerek...
    Bunlar da sizde birleşince Nimet Hanım, muhteşem öykü çıkmış ortaya...

    O kadar duru bir dille ve o kadar gerçek betimlemelerle yazmışsınız ki öyküyü okumadım da sanki o anı seyrettim... İnanın.... Şimdi gitsem sanki o pazar yerini bulabilirim, Naciye'nin oturduğu yeri gösterebilirim, onun acı sinmiş yüzünü tanıyabilirim zannediyorum....

    okuyucuya bir öyküyü bu kadar geçirmek her kalemin harcı değildir... İlk önce bu başarınızı içtenlikle kutlarım, ardında bu güzel yazı dilinden bizi uzun aralar vererek mahrum etmemenizi rica ederim... İçtenlikle....

    Daha nicelerini okumak dileğimle Nimet Hanım.... Çok Sevgili Arkadaşım.... Her şey gönlünce olsun.... İyi geceler.....

    07.04.2017 ( 23.30)

    Serap IRKÖRÜCÜ

    Cevap Yaz
  • Bülent Baysal
    Bülent Baysal 06.04.2017 - 22:14

    Küfürün adına günah diyorlar... Hadi bunca acıyı yaşa da gel de küfür etme...
    Kim Naciye'nin yerinde olsa değil küfür etmek Delirir de dağlara vurur kendini... İnsan oğlu ne zalim eş kardeş nasıl kendi hayatlarını kurmak uğruna kendine kol kanat gerip büyüten ona analık eden kendi kanından olan birine karşı bu ne duyarsızlık, bu ne aymazlık diyesi geliyor insanın... Sonra dilime insanın içtiği sütün çiğliği düşüyor... Demek ki bazılarında süt böylesi etki bırakıyor...
    Bunca zulüm nasıl reva görülür, bir ana evlatlarına nasıl hasret bıraktırılır bunca yıl bir başına bir köşeye kenara itilip arkasını dönüp de gitmek nasıl bir vicdanın ürünüdür...
    Gel de Naciye'nin yerinde ol da küfretme...
    Hayat bazılarına köşkler saraylar sunar ama memnun edemez, bazılarını da böylesi acılar yumağında eritir, küfürbaz eder, canından bezdirir...
    Ne çok Naciye'ler var yanlarından geçip gittiğimiz, görmediğimiz, görmek istemediğimiz...
    Çok güzel ve duygu dolu bir gözlemdi... İçimi burkan yüreğimi yakan ve bir kez daha insanın çiğ süt emdiğine emin olduğum...
    Kalemine yüreğine sağlık Nimet Hanım...
    Selam ve Saygılarımla...

    Bülent BAYSAL

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta