Parçalarını yokladım kucağımda
Eksik gedik olmasın
Bir anne oldum, bir çocuk
Kanguru cebimde sakladım gözyaşını
Sızın aktı inceden
Bulutlar göz göz oldu, maviler kara
Rüzgârda uçuşan saçlarını aradım
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
savaşa savaşa barış!...illa ki Şair illa ki!....
biriktik
ceylanların su içtiği yerde
bekledik
barışı...
Diyorum işte, 'iyi şiirler ve şairler ,iyi şiir okurlarına muhtaçtır!'. Bu muhtaçlık,elbette yeryüzünde olabilecek en dostâne ve naif ve mümbit ilişkiyi doğuracaktır.. Şimdi Sevgili Uluç'un şiirine ve bir aşağıdaki Sevgili 'Sinyali' abimizin yorumuna bir kez de bu gözle bakın.. Aldığım lezzeti size anlatamam.. Her ikinize de teşekkür ediyorum,bu 'hâz' için..
Şiire gelince.. Hiç sahib olamadığım bir evlat gibi göğsümde saklayasım geldi..
Zamana dayanıklı yapılar ,ruhun zamani oluşa direnişi gibi..
Zamana dayanıklı yapılar:
Kerpiçten ,taştan, kelimelerden, renklerden, seslerden..
Zamana karşı kelimelerle kurulan yapıların en özgünü şiir olsa gerek..
Bir şiirin başka dillere tercüme edilmeye tanıdığı imkan acaba o şiirin zamana karşı dayanıklılığında
bir artı mıdır..
Bu sorunun esbabı mucibesinde şu dize yatıyor
Kanguru cebimde sakladım gözyaşını
Her dilde anlaşılacak bir dize olarak gözüktü gözüme..Özgün, çok çağrışımlı
Kangurular evlatlarını taşırlar o malum ceplerinde..
Kanguruların anne kucaklarında gözyaşı taşımaları nedir?
Her evlat aslında bir gözyaşı mıdır?
Veya Kadınların bir evladı da gözyaşları mıdır?
Ve daha çok yazılabilir ama şiir tek mısradan ibaret değil ki?
Sevgili Özbek'in şiirleri bazan bana öyle bir his verir ki
Bir çok şiir başlığının tek bir şiirde toplanmasıdır sanki O'nun şiirleri: Ama ardışıl
Balzac romanlarının adına topluca ''insanlık komedyası' demişti.Bir romanındaki örneğin üçüncü dereceden bir kahraman başka bir romanında esas kahraman oluyordu.
yani nasıl toplasam sözlerimi
entegre ve 'zip'lenmiş dizeler disketi gibi desem Sevgili Aynur'un şiirlerine
Yani ardışıl , sıkıştırılmış zaman adanmış taş tabletler desem..
Biliyorum eksik kalacak.. Şiirlerine muhayyilemde seçtiğim forma yeni bir şiiri ile birlikte yeni bir biçimlendirme yapmak zorunda kalacağım16.12.2006
Şiirin başka bir profiline bir zamanlar yazdığım sözler bunlar..
***
Bu profilde ise başka bir yere odaklandı zihnim..
Güneş, zengin ve fakir ayırmadan daima aynı yörüngeden kendine mahsus adaleti ile boca ediyor üstümüze sıcaklığını ve aydınlığını
güneşsiz bir evrende zengin de, fakir de ne kadar zavallı...
Oysa zihinlerimizin içine açılan dosyalarda - fail'larda-kilitli debelenip duruyoruz bir ömür boyunca..
Oğullarının saçlarındaki bit'leri güneşli bir yaz gününde kıran anne merhametleri açsın bu kilitleri..Ne diyim...
Parçalarını yokladım kucağımda
Eksik gedik olmasın
Bir anne oldum, bir çocuk
Kanguru cebimde sakladım gözyaşını
Sızın aktı inceden
Bulutlar göz göz oldu, maviler kara
Rüzgârda uçuşan saçlarını aradım
Savruldum yağmurlara
Sırlarda açan tül oldun
Taşıdım bitkin sesini
Koptu taş ezen tırnakların
Dağlardan cismin silindi
Ergen olamadan solan
Düşlerini aradım
Dalaşırken güneş keçi derisinde
Karnında belirdi patlamanın nefesi
Çekmece dosyalarda kilitli kaldın
Çer çöp kan arasında
Çocuk bakan gözlerini aradım
Ellerini aradım ağaç dallarında
Taşırdım içimden onulmaz yaraları
Öyle doğranmıştı ki bedenin
Canına bandım acılarımı
Bir sebep bulmak için
Otlakların içinde suçlarını aradım
Masallarda aradım sonra
Yitik çocukluğunu
Haklarda
İhlâllerde aradım
Acılı bir anne buldum yalnız
Eteği yavru parçası dolu
Bir koca battaniye
Karakol kapısında
Soru doluydu her ipliği
Tortu dolu yılların ötesinden
Yolların ötesine
Kocaman ünlemler bırakıyordu
Elimi ellere kattım
Dilimi dillere
Noktası konmayan yanıtları aradım
Tebrikler mükemmel şirdi kaleminizden okuduğum yazan yüreği kutlarım.Saygılarımla...
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta