bahşedilmiş zaman sınırında duran yalnız insanız
bedene hapis düşünce yumağı
anlık menfaatlerin düş kurbanı...
unuturuz ana rahmine düştüğümüz an
hızla yaklaşan soğuk nefesli ölümü
ve göstermelik kainatın tek hakimi
yoruma açık dört kitabın üzerine edilen yeminle
kulaklarımız safsata, gönüllerimiz korku dolu
sığınırız uykuya mantığa sığamayan yanık bedenlerimizle
...
durağan zamanın şimdiki şartlarıyla
arka sokakta içimize kapalı gözümüzü soyan
bir rüzgardır menekşe renginde
başımız dönerken yıldızlara sağ/ırız
ve üşür avuçlarımız
bir /kaç kadının yetiştiği nefret tohumuna
iki adım kanlı kumaş parçasıyla
karanlık duvar diplerinde dilenmekten
oysa, doğa devir daiminde; bize rağmen
cihana gelincik yağar
rüzgar mutlu
güneş cüretkâr
dolunay huzurlu
martılar sevdalı
toprak aç!
bizse unuturuz
küflü kimliğimizi, kanımızı; kim bilir hangi enlemde
yaşayan düşünce atamızı
ve utanmadan üç maymunu oynarız
perdeye sarılı bedenimiz nefessiz
uyuruz
ölüden medet umarak
Kayıt Tarihi : 4.3.2008 10:36:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Zeynep Tavukçu](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/03/04/bu-da-gecer-uyu-ma.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!