Aşk ve Yokluk Risalesi – Nihal’im
Karanlık iner aklıma, bir perde gibi,
Her şey yeniden başlar bittiği yerde.
Ama ben dönüşsüz bir yolda yürürüm,
Ayak izlerim kumlarda silinmiş,
Bir yanlışlık yaptım, acaba nerde…
Nihal’im, sen bir esrarsın rüzgârda,
Sessizliğin içinde çırpınan kanat,
Hasretin ruhuma düşen bir yağmur damlası,
Ümidim, neşem ve varlığım
Hepsi seninle yankılanır,
Her bakışın bir nehir gibi akar kalbime.
Severken mi yoksa sevilirken mi?
Her kader bir yazgı olarak düşerken
Bana düşen payı bilmiyorken
Bir yanlışlık yaptım, acaba nerde…
Boyun eğdiğim inanç, saygı,
Gençliğim, hani sevenlerim?
Uğruna baş koyduğum, “Seninim” diyenler nerede?
Nihal’im, gelmezsen rüyalarımın içinde
Sis gibi dolaşır adın,
Ve ben sessizce sorarım gecelere:
“Acaba nerde yanlış yaptım?”
Her karanlık gecede yapışır hüzün,
Sülük gibi ruhuma sarılır anıların.
Gökyüzü betonla kesilmiş,
Ormanlar düşlerimde tükenmiş;
Ama sen, Nihal’im,
Her karanlıkta bir ışık gibi kalırsın,
Ulaşılmaz ama unutulmaz.
Ben memleketim gibiyim, dört tarafı yalnızlıkla çevrili,
Yorgun, kırık bir taş parçası gibi…
Ama seni düşünmek, Nihal’im,
Yaşamın tek anlamı,
Sessizlikte bir nefes, rüzgârda bir dua.
Bir gün ararsan beni,
“Birini kaybettim, bir ceset var” desen,
Koşa koşa gelirim,
Sarılırım, ağlarım, korurum seni.
Ve bil ki, ruhumun en derin köşesinde
Sadece sen varsın, Nihal’im.
Kaybetmekten korkarım,
Ama seni özgür bırakmayı da bilirim.
Her gözyaşım bir dua,
Her acım bir yolculuk…
Seninle ve sensiz,
Aşk ve yokluk arasında bir risalem.
Kayıt Tarihi : 5.9.2025 19:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!