Bu bir ayrılık değil Bir kaçış biliyorum Sen gitsen de ben ardından geliyorum… Kuşlar uçurur palazını acemi kanat çırpışlarıyla Anne şefkatinden uzak Gözlerini açmak yeni şafaklara Mutfak masasının üstü boş Hasret başlar sıcak kahvaltılara… Yalancı gülücükler dudaklarımda Ellerini uzat, uzat, uzat dokun yüreğime Gözlerimden geçer hüzün trenleri bulut, bulut Hep meçhule kalkıyor gemilerim Hasatlarımı sel alıyor harman yerinde Değirmen taşlarını çevirir gözyaşlarım Damar sertliği, yüksek tansiyon Hep hasta kuyruklarındayım Nöbetlerdeyim sınır boylarında… Bir doğum sevinci Ak esmer ellerimde emekler kalkar yürür Tek hecelik sözcüklerle başlar ba, ba konuşmaları Bir okula başlama sevinci Boy verir de fidanlar Ansızın uzaklaşır dağlar Ay doğar ilk akşamdan Büyürde küçük oğul Çizer kendi yolunu silmez silgiler Bitmez yürek çarpıntısı enfarktüs İnmeler iner bir yerlere Şimşekler çakar tek, tek Yıldırım düşer Ömrümün hazan mevsimi Vangok sarısı yapraklarım Ahmet Arif’in uçurumlar buyu “bir incecik yol gider dolanı, dolanı” Hep kırmızı yanıyor trafik ışıkları Sarıdan dönüyor kırmızıya Kırmızıdan tekrar sarı Debriyaj fren bekliyorum Felek kırmızı ışıklarını döküyor yollarıma Kanat çırpıyor yeni ufuklara Yolun açık olsun oğul Büyüyünce çocuklar evler çoğalıyor da İnsan yalınız kalıyor yaşlandıkça… Bu bir ayrılık değil Bir kaçış biliyorum Sen gitsen de ben ardından geliyorum 19 / 09 / 2011 - Ayvalık
Mehmet Doğan 5Kayıt Tarihi : 9.2.2012 16:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!