Bu Bahar Başka Bahar
Çiçeği yok açmaya
Bu bahar başka bahar
Böceği yok uçmaya
Bu bahar başka bahar
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Özlem Şiirinizi
beğeniyle okudum
çok teşekkür ederim değerli hocam.
Saygımla
Bir kez daha okudum... Şiire nasıl da hak verdim... Ne güzel zamanlarımız varmış yeterince kadrini kıymetini bilemediğimiz. Mutsuzum, şu eksik; bu fazla diyerek...
Bu bize acı bir ders oldu...Umarım bundan sonra başta doğa , ve insan olmak üzere her şeyin kıymetini bilir, bulduğumuzla yetiniriz...
Yere ki umutsuz olmayalım. Ne diyor şarkı : Yine Baharlar Gelecek...
İnşallah.. Sağ ve salim kalarak ...
Kalemin daim olsun Canım. Kucak dolusu selam ve sevgimle...
Çok teşekkür ederim öğretmenim. Yüreğinize emeğinize sağlık. Kucak dolusu sevgilerimle
Sade, duru ve içten diliyle günümüzü yansıtan buruk şiirinize tebrikler.
Sevgi ve saygılarımla.
Çok teşekkür ederim Ayşe hanım. Gönlünüze sağlık.
Sevgilerimle..
"Başka?"
Olumlu olsaydı keşke...
O başkalık, mutlu etseydi.. "Bahar, bahara benzeseydi.."
Ama değil işte..
Sanırım tarihe geçecek... "2020" baharı!
Sağlık ve sabır dileğimle kutluyorum şiirinizi ve sizi Güner Hanım..
Çok teşekkür ederim Zeybek Hocam.
Bence de tarihe geçecek 2020
Hayırlısı ile geçer bu günler inşallah.
Selamlar Saygılar..
Yüreğinize sağlık Güner hanımcığım Sevgiler
Teşekkürler canım.
Sevgilerimle
Bu bahar dünyayı saran elem nedeniyle gerçekten başka oldu
Bu baharda hüzün var , keder var endişe var tasa kaygı var
Ama şair Sofya yumuşak bir geçişle gönüllerimizi karartmamak için hüzünlü kelimelerin yerine sadece başka demiş
Yumuşak Soft bir şekilde hüznümüzü ve tevekkülümüzü birleştirmiş
Gerçekten bu işi iyi biliyor
Çok başka hemde. Çiçek açsa bile kimin umurunda ki..
Değer katan yorumunuz çok teşekkürler değerli hocam..
Saygımla
Hani rahmetli A. Arif şairimiz, "dağlarına bahar gelmiş memleketimin" diye özlemini anlatmıştı ya, biz de evimizin içinde rehin, uzağımızdaki dağlarımıza özlemle bakıp, karlı havasını solumaya çalışıyoruz çok uzaklardan. bahar, yeniden doğuş, canlanıştır, en kısa zamanda dağlarında, kırlarında, ovalarında koşacağız elbet. Bu dünya ne badireleri atlattı, bunu da atlatacaktır inşallah. Bu arada uşşak şarkını da merakla bekliyoruz. Nicelerine.
Mekanı cennet olsun şairimizin. Çok güzel yazmıştı evet.
Bahar gerçekten de yok buralarda hocam.
Bir haftadır yağmur sis göz gözü görmüyor. Bir yandan da evde kalmak için ayrı bir sebep.
Çok teşekkür ediyorum. Gönlünüze sağlık.
Selam ve Saygımla
Gönlümüze ülkemize yakındır baharlarların gelmesi tüm dualarımız yeniden çiçek açmak için.duyarlı yüreğinize sağlık Güner hanım. Sevgiler selamlar
İnşallah canım. Hayırlısı ile gelsin yeter ki.
Çok teşekkür ederim.
Gönlüne sağlık.
Sevgilerimle
Şaire ne kadar da haklı.
Bu bahar gerçekten de zemheriden de kötü.
Hem de çok kötü.
Zemherinin de bir güzelliği vardı.
Karakışta donanın eli kolu ısıtılır, bir battaniye sarılır, sıcak bir çay veya ıhlamur içilir.
Şimdi birbirimizden kaçar olduk.
Adeta mahşer gününün bir provası gibi.
Görmediğimiz bir virüs ile küresel bir savaş ilan ettik.
Eğer saygısızlık kabul edilmezse bence de Uşşak makamı konu itibariyle çok uygun olur.
Zira Uşşak makamı, bilindiği üzere dinî ve coşkulu duygular uyandıran ağır başlı bir makam.
Nedense aklıma Zekâi Dede’nin 'Allah emrin tutalım' isimli Uşşak eseri aklıma geldi.
Rabbim affetsin günahlarımızı. İnsanlık olarak çevreyi mahvettik, hayvanları yok ettik, zengin ülkeler fakir ülkeleri sömürdü, birçok insan zulüm gördü, tok açın halinden anlamadı, tüketmek tek gaye oldu.
Ve maalesef ne çirkin işlerdi bunlar.
Değerli Şaire;
Uşşak makamında çok haklı olarak belirtmiş 'Bu bahar başka bahar'
Ve Zekai Dede de;
Uşşak makamında 'Allah emrin tutalım' demekte.
Kanımca iki Uşşak eser birleştirildiğinde;
'Allah emrin tutalım
Bu bahar başka bahar' aklımda kalıyor.
Değerli Şairemizi bu iç sızlatan eseri için kutlamakla birlikte, biran önce bu günlerin geçip hepimize tekrar kuşların kanat çırpması, çiçeklerin kokması gibi romantik mısralar yazmamızı nasip etsin.
Saygılarımla Efendim.
Çok teşekkür ederim değerli dost kalem..
Çok güzel ve değerli bir yorum oldu.
Tebrik ediyorum güçlü kaleminizi.
İnşallah çabuk geçer bugünler. Güzel bir bahara ereriz.
Allah yardımcımız olsun.
Selamlar Saygılar..
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta