Bu Aşkın Aruzunda Kusur Benim

Rüya olacak kadar alacaklı değilim gecelerine.Mutluluğa gülümseyen güllerini kuruttuğum için gül kolonyasıyla idare ediyorum.
- Gül ile gülmen arasındaki cinasları özlem şiirinden çıkartalı örnek verilecek dizelerim kalmadı.
Hadi git,yalanlarım ile yılanlarım kardeş.Her yerin ısırık izi, her acın söz ısırığı.Yalnızlık kabuğuma gelişini yazdı.
-Pişmanlıklarım kanıyor, kendimi kaybedişler kanıyor. Kan revan içindeyim,içimin sesine kulak verecek birkaç sözün yok.
-Hatıraların bebek gibi ağlıyor içimde.Sen aşkımın öz annesi,acıkmışım sevdana, emekliyorum tutkuna, gel bir ömür büyüt beni kallavi yaşamlarda.

- Buluşma uçlarıma uçurumlar kurdun,kime baksan sana uçuyorum.Her güzelin gölgesinde uçurumların var,kimle serinlesem uçurumlarında kanıyor yüreğim.
-Makusluğum, sonsuzluğumun terkinde gazel oluyor. Gazelimin üstüne eklenerek, murabba, muhammes, müseddes, müsebba, müsemmem, mütessa, muaşşer olup mahşerimde yaşa.
- Bu aşkın aruzunda kusur benim.Yaralarımda ulama arama. Zihaf ile zifafımız arasında kapalı senleri açık kılma sevgili.
- Bu aşkın ahret kalıbı sen, ahreb kalıbı benim. Kusuru bende değil,benimde ara.
-Psiko-sosyo açıdan beni düşünmedin hiç. Kırılma anlarımın üç noktalarından sonra psikolojik savunularda beni durulamadın.
-Hadi git…
Karanlıklarımla, aralıklarım arasında durulanmış senli bir gelecek koydum sevda sepetine.
- Çek ipi, aşk da görsün.
-
Daha fazla bekleme, daha fazla üşüme yamalı nefretlerin taş bağrında.Orda yeni bir huzur filizi yetişmez. İkinci baharın harında hep kül vardır. Kül ile kul arasında hep mutsuz yangınlar vardır.
Beni “ bana “ emanet ettiğin arzular şelalesinde sularım çıldırısaya akıyor.
- Gidişin üstüne hayfa türkü okumak yeni mertlerin oyunu.Ben aşkın zahiri,
Zehrim ile zer düşlerim arasında Zühre olup yalnızlık gecelerimde Tahir yapma beni.
-Mesele, Tahir olmak zahir olmak arasındadır.
-Mesele,silinmez bir düşün sonsuzluğunda aynanda taranırken ömre mesel olmaktır.
-
- Bensizliğimde oluşan kraterde karakterim su oluyor duruşa.
-Kendi duruşumun yolcuğunda “sen”leyken bile “bensiz oluşu ütülüyor ömrüm.
“Fark”lıydın, farkında ermiş hülyalar uzardı .
-Aşk/tın,tinime tınıydın. Mubahtı anlık gidişin. Farz değildi, oysa aşk dininde farzlar önemliydi.
-
Yokluğunun sadakasını hangi güzel alır ki ben sana zenginleşip ve sensizliğe fukaralaşırken.

Gelişin “aşk” yeni yolu. Miracına çağırma beni.Sırat ile Fırat arasındaki günah barajımdan elektrik üreten güzellerin arzu geleceğinde sorgulama beni
-
-Yokluğun,yazılarımda anlatamayacağın bazı konularda zengin etti.
“Yine de yoktum, en tanınmış sende.”
- “Aşk”tın,aşka adrestin,gönle ıraktın,tutkuya kumru,benime özdeş,ömrüme lehimdin.
- Bu yüzden, yüzün ve gönlün bende utulmazlığın sonsuz aynası.
Aşk ile seni görüyor öyle taranıyorum geleceğe.