umursamadan yere atılmış muz kabuklarının kaygan yüzeyinde ilerlemek ister çocuksu ayak tabanlarım köküne kadar içilmiş sigaraların pembe rujlu filtresiyle öpüşmek ister bu aralar dudaklarım genç kızların kendileri yoktur yanımda ben yine hep nöbet tutacağım sigaranın ağızlığında sen ise nikotin kokacaksın
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim