Bu Akşam Bu Şehirden Gideceğim

Bu akşam gideceğim bu şehirden
İçimde hep İstanbul kalacak hülyâlı
Kızıltoprak koyundaki hatıralarımla
Güllerle donanmış bir ömür geçireceğim
Leylakların kokusunu, şiirlerin dokusunu
Bağdarımda büyüteceğim her mevsim
Yürek ırmağımda başlayan, gözümde çağlayan
Sevda yağmurlarını şiirlerime içireceğim

Bu akşam gideceğim bu şehirden
Dümenini kıracağım yüreğimin
Sağa sola yalpalayan yüreğimi
Dağlarıma avuçlarımın içinde götüreceğim
Kaldıkça ayni denizde bitmeyecek bu alabora
Yeni bir rota, yeni bir deniz lâzım
Med-cezirli suları özledim ay ışıklı
Ay ışıklı sularımda hasretimi bitireceğim

Bu akşam gideceğim bu şehirden
Seni yalnız, sana emanet ederek
Toplayacağım cam kırığı umutları
Âsiliğimi Ceyhan'ın sularında dindireceğim
Harem, Erenköy, Kızıltoprak sana kalsın
Bana Şardağı'nın ıssız tepeleri yeter
Ne fark eder, içimde sen olduktan sonra
Yalnız senin ışığınla yetineceğim iklimimde
Aşksız ışıkları bir bir söndüreceğim

Bu akşam gideceğim bu şehirden
Bir daha ayaklarıma gerine gerine
Belki de hiç çarpmayacak Marmara'nın suları
Senden uzaklarda öksüzlüğü deneyeceğim
Sensizlik ölmek değil midir zaten
Biliyorum duyacağım kaygıyı, çekeceğim sancıyı
Kanadı kırılmış kuşlar misâli ürkek
Dağlarımın kızıla boyanmış gölgelerinde
Her-dem yüreğimde taşıdığım, yüreğine tüneyeceğim

Bu akşam gideceğim bu şehirden
Duyguların öz-suyunda arınmış
Geni sağlam, gül sürgünü sevdayı
Dibâcesi umarlı gönlüme yetireceğim
Bilinir, çok acıdır hasretliğin yolları
Ey sevdasını can evime çıkın ettiğim
Bekle beni, dayan şimdilik
Sana dağlarımdan kucaklar dolusu bir gün
Derman çiçekleri getireceğim