Bozuldu. Şiiri - Salihdogan Salih Doğan

Bozuldu.

İnsanlarda saygı vardı eskiden.
Şimdi hatır soran yok, hal bozuldu.
Menfaat öne geçti, eser kalmadı sevgiden.
Riyakarlık revaçta, insanlık bozuldu kul bozuldu.

Davul döver diye dengi dengine.
Fakire selam yok, rağbet zengine.
Boyandık modanın çıplak rengine.
Mini etek çıkalı fistan bozuldu çul bozuldu.

Ozon tabakası delindi çağ değişti.
Hormonlu tohum ektik bağ değişti.
Süte su kattık yağ değişti.
Mevsimler şaştı, meyva bozuldu dal bozuldu.

Ateşe verdik çuvaldaki darıyı.
Soldurduk gülde al'ı çiçekte sarıyı.
Şerbete komşu eyledik kovandaki arıyı.
Şeker kattık petek bozuldu bal bozuldu.

Köylüydük tarlada ekin biçerken.
Sevindik ıstanbula izmire giderken.
Zamana uyalım şehirli olalım derken.
Özümüzü unuttuk, şive bozuldu dil bozuldu.

Zamane koydular ahlaksızlığın adını.
Reklam aracı yaptılar kutsal kadını.
doğum yapmak doldurdu miadını.
İnsan kopyalandı tohum bozuldu döl bozuldu.

Yetim hakkı yer anlamaz tavadan tencereden.
Gece yarı olmadan görünmez pencereden.
Cam, açık Kafa sarhoş, kahkahalar yükselir içerden
Haya kalmadı perde bozuldu tül bozuldu.

Ormanları yaktık otlar kurudu.
Tarlada bağlarda hasatlar çürüdü.
Hazan vurdu yaprağı rüzgarlar sürüdü.
Ağlamıyor bulutlar, ova bozuldu çöl bozuldu.

Kirlettiler denizi balıklar hasta.
Kuruttular çayları çimenler yasta.
Ne pınarda tat kaldı ne tasta.
Su vermiyor bulutlar, çeşme bozuldu göl bozuldu.

Şairleri ozanları sindirdik pudurduk.
Hak bumudur dediler kan kusturduk.
Kafese koyup bülbülleri susturduk.
Sosyeteye süs oldu, diken bozuldu gül bozuldu.

İnsanlık libasını sırtımızdan sıyırdılar.
Şucu bucu diye birbirini kayırdılar.
Birzaman geldi bizi bizden ayırdılar.
Sarılmayı unuttuk, kucak bozuldu kol bozuldu.

Hizmet kapılarında yalan palavra dinledik.
Hasta olduk inim nim inledik.
Asfalt yaparlar diye vekilleri bekledik.
Elimizdeki patika bozuldu yol bozuldu.

Günaydın meraba aldı selamın yerini.
Boş lakırtılar aldı kelamın yerini.
Sopa silah aldı kalemin yerini.
kitaba uzanmadık Ayak bozuldu el bozuldu.

Fakirin gıdası soğan, gıdası arpa ekmeği.
Kuaför koltuğunda zenginin süs köpeği.
Tıp icat etmiş başa saç ekmeyi.
Çağ değişti, kıvırcık bozuldu kel bozuldu.

Özledik, destan nedir türkü nasıldı.
Dediler, geçip gitti o bir fasıldı.
Batı müziği, senfoni, pop derken saz duvara asıldı.
Ozanları unuttuk divan bozuldu tel bozuldu.

Çocukken ninniydi kızılırmak türküsü.
Masalımızdı kaval çalan çobanın öyküsü.
Burnumda tüter oldu isli duman kokusu.
Değişti zaman, tezek bozuldu kül bozuldu.

Kameri, rumi, hicri kalktı rafa.
Yortuyu kutlarız çekeriz kafa.
Noel'de süreriz bir gecelik sefa.
Asrı unuttuk ay bozuldu yıl bozuldu.

Mezarcının elinde kazma, tabutçuda keser.
Garibin selasını müezzin kısa keser.
Pırtıcı, yoksula kabut, zengine ipek biçer.
Ayrıldı ağa ile ırgat, tabut bozuldu sal bozuldu.

Dün züürt gezenler geçmişi unuttular.
Devleti soyup milleti unuttular.
Çalışıp helal kazanmayı bıraktılar.
Haram karıştı servet bozuldu mal bozuldu.

Bir zaman koptu ozanın sazının teli.
Hayasızlığı tartamadı eğildi terazinin mili.
Ağladı bulutlar, karıştırdı toprağı kili.
Değişti mevsimler yağmur bozuldu sel bozuldu.

Ozanlar gördüm, omuzunda saz yolda yayan.
Sırları var, kula gizli Allah'a ayan.
Uyan, aşık veyselim uyan.
Toprağa vurduğun kazma bozuldu bel bozuldu.

Salihdogan Salih Doğan
Kayıt Tarihi : 2.5.2023 23:51:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Salihdogan Salih Doğan