Sabahın seyrinde, bozkırın çorağında,
Azığı sırtlayıp, umuda koştun mu hiç?
Binbir kasvet içinde, ecel toprağında,
Törenin kurbanını görebildin mi hiç?
Kerpiç evlerden, yıldızlara bakınıp,
Bir türkü içerleyip, gözlerden sakınıp,
Aşıkların sazlarında telli telli yakınıp,
Bir güzele meyledeni görebildin mi hiç?
Tazecik gelinin çeyizinde oya işlemesini,
Al yazmasını, tespihini, seccadesini,
Sevdiğine örülmüş ipek mendilini,
Canına tığ edeni görebildin mi hiç?
Bayram sabahlarının tatlı telaşesinde,
Hasretler dinerdi, dedelerin kahvesinde,
Sokulup, yıkık duvarların en köşesinde,
Bir yetimin ağladığını görebildin mi hiç?
Üç ay toz toprak, dokuz ay karanlık,
Bir dönem güç bela, bir dönem seyranlık,
Toprağı taş basıp, bulunca fenalık,
Ah edip yananı, görebildin mi hiç?
Ercan GüzelKayıt Tarihi : 14.2.2020 01:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!