Yağmurlar düşer bu şehre sen gittiğinden beri,
Zifiriye büründü hayat,
Sisli, ıslak bir matem havasında düşlerim...
Ayaz kesmiş bedenimi, hayaline sarılıyorum...
Yadsıyarak kendimi öykülerimden...
Uzak duruyorum hayatın maviliklerinden,
Kasvetleştikçe gece daha bir ağırlaşıyor duygular...
Kanatlarına bindirdim,
Tozpembe umutlarımı meleklerinin,
Azat ettim kendimden, heder olmasın diye...
Sen inceden vuralı beri,
Boyumdan büyük acılarla dalaşıyorum,
Her gece inine çekilince hayat.
Dizlerimin bağı çözülüyor,
Yorgunluk vuruyor bedenime,
Üzerime çuvallanıyor yalnızlıklar,
Bunca zamanın birikmiş kinini kusarak,
Tekmeliyor ruhumu...
Senle giden yüzümle yüzleşiyorum,
Zehir zemberek küfürlerimle,
Hüzünlerimi savuruyorum bende ki suretine...
Lanet türküleri düşmüyor dilimden,
Kahrediyorum gençliğimi kendime,
Sen, benden bihaber oyunlar oynuyorsun kendine,
Beni ve adımı yok sayarak.
Yarım kalmış bu hikâyenin pişmanlıklarını yaşarsın sende,
Zamanı gelince…
Derin duygularla susacaksın adım düşünce yakınına.
Bin bir sevdayla depreşse duyguların.
Cesaret edip beni anmayasın...
Zerre kadar tahammülüm yok sana
Ben artık tek başına,
Her şeyin bittiği andayım...
Kayıt Tarihi : 23.6.2010 16:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!